hakan fidan

entry571 galeri video4 ses1
    51.
  1. zorunlu tanım : "büyük oyunda" yem olan kişidir.

    *****

    MiT ÜZERiNDEN BÜYÜK OYUN

    Ülkemiz zorlu bir dönemden geçiyor.Dışarıda , Ortadoğuyu kan gölüne çevirebilecek mezhep savaşları Suriye üzerinden tezgahlanırken ; içerideki "yerleşikleri" eski güçlerine kavuşturmaya yönelik büyük satranç hamleleri yapılıyor karanlık eller tarafından.Uzun zamandır olmadığı kadar planlı , kendini gizlemeyi bu kez çok daha iyi başaran bir operasyon bu.

    Hakan Fidan göreve gelirken israil tarafından "Hakan Fidan'ın iran'a yakın olduğu" iddiası ortaya atıldı önce.Evet birinin israil'in karşısında olması iyi bir şey sayılabilirdi , ancak israil'in bunu açıkca beyan etmesi "tersine düşünenlere" soru işareti bıraktı.Daha sonra Hakan Fidan'ın Mit Müsteşarlığına gelmeden önce , başbakanın danışmanlarından biri olarak , Oslo'da PKK ile yaptığı görüşmenin kayıtları piyasaya sürüldü.Böylece Kürt politikası , Hakan Fidan ve Hakan Fidan'ı "doğru adam" söylemleri göreve getiren Başbakan hedef tahtasına oturtulmaya çalışılıyordu.Kürt Açılımını başlatma cesaretini gösteren ve toplum psikolojisi üzerinden olumlu yönde başarılı olan olan Ak parti ; bu cesaret ve başarısını sürdüremiyordu.Bunun en büyük sebeplerinden biri "düzenin değişmesini istemeyen yerleşikler" olsa da , Pkk ile görüşme hususunda belli ölçüde de olsa şeffaflığı sağlayaman Ak parti , "tam da büyük operasyonu tezgahlayanların" istediği gibi toplumda soru işaretleri bırakmaya başlamıştı.

    Öte yandan Ergenekon soruşturması nda da benzer bir durum sözkonusuydu.Evet iddialar çok büyük ve ciddiydi.Ancak "hukukun savruk bir güce" dönüşebilme ihtimali gözönünde bulunularak hareket edilmeliydi.Hukukun her tutuklaması ve soruşturması "şeriatın kestiği parmak acımaz" şeklinde değerlendirilmesi "Hakan Fidan olayında" hükümetin sürükleneceği açmazın belirlenmesi ve tezgahlanmasında önemli yapı taşlarından birini oluşturdu.

    Yeni Anayasa beklentilerinin sürdüğü ve tam da 2.kez Kürt açılımının başlatılacağı sinyalinin verildiği günlerde "Uludere Faciası" meydana geldi.Askeriyedeki dönüşümün büyük oranda gerçekleştirildiği bir dönemde istihbaratının "Mit'ten" geldiği söylenen karanlık bir olaydı bu.Fakat yine Ak parti'nin medya ve toplumu ikna etmeye çalışmadan aceleyle yalanlayıp geçtiği bir hadise olarak zihinlerde soru işareti bıraktı.

    "icraatte(!)" bu olayları tezgahlayıp , "siyasi yangını" körükleyenler , fitne yayma konusunda da boş durmadılar.Cemaat ile Ak parti arasındaki gayri ihtiyari fikir ayrılıkları "soğuk savaş , yolların ayrımı" gibi söylemlerle lanse edildi.Bu fitnenin bertarafa edilmesi yönünde de ne yazıkki Ak partinin de Cemaatin de "tüzel egoları" devreye girdi kanatindeyim.En azından cemaatle ya da iktidarla özdeşleşmiş kişilerden gerginliğin giderilmesi yönünde açıklamalar yapılabilirdi.

    Son hamle de "Mit Müsteşarının" hem de "KCK davasında" soruşturmaya çağrılmasıyla yapıldı ; emniyetteki görevden alımlarla da "Cemaat-Ak parti kamplaşmasının" "meyvesini" verdiği iması güçlendirildi.Böylece "Büyük Oyunun" tezgahlanma sahnesi tamamlandı.Artık hükümetin ve cemaatin beklenen yanlış adımları atmasına gelmişti sıra.

    Ve bugünlerde "o beklenen yanlış adımlar atılmaya , doğru adımlar ertelenmeye" devam ediliyor ne yazıkki.Belki yanlış anlaşılırız korkusuyla , hala cemaatten bu konuda herhangi bir ses çıkmadı.Durum böyle olunca "polis ve hukukta" cemaat yapılanması olduğu ; yürütme ve yasama ise hükümetin kontrolü altında bulunduğu iddiaları dört bir yana yayılırken "sus-pus" olmak iddiaların kabul edildiği intibaı bırakıyor.

    Asıl hatalar hükümet cephesinde gerçekleşiyor."Devlet aklının" temsilcisi konumundakiler "ergenekoncuların kendi adamlarını kurtarma çabasını" andıracak şekilde "tbmm'de yasa" çıkarma telaşına düşmüş durumdalar.Akabinde "büyük bir panik içerisidne " soruşturmaya başlatan savcı görevden alınıyor.Savcıyı görevden alan Başsavcı "yerleşik zihniyet kalıntısı" olsa , "oyun içinde oyun" denebilir belki ; ama Abdullah Gül tarafından atanmış bir isim.Kaderin bir cilvesi gibi görevden alınan savcının da soyadı "Sarıkaya" , tıpkı Büyükanıt'ın da yer aldığı bir iddianame hazırladı diye görevden alınan ve "bu ülkede hukukun düştüğü hallerin" temsilcisi olan Ferhat Sarıkaya gibi.

    Dolayısıyla şu anki görünümle "BÜYÜK OYUN" başarıya ulaşmış durumda :

    1 - Hukuka müdahale anlamı taşıyan "görevden alma işlemi " her ergenekon tutuklamasından sonra, "hukuk böyle istedi , söylenecek bir şey yok " şekillerinde yapılan açıklamaların "zihniyet olarak" yıkılmasıdır.Hükümetin ergenekon soruşturmalarının arkasında dururken kullandığı "hukuki" argümanlarının çöküşü başlamıştır.
    2 - Bundan sonra , zaten topluma tam anlamıyla anlatılamamış olan , muhalifleri ikna çabalarından uzak cılız açıklamalarla geçiştirilen Ergenekon süreci yara alacak ve devamı tehlikeye girecektir.
    3 - Hükümet , "hedefi belli odaklarca" yapılacak Ergenekon sanıkları hakkındaki yasa çıkarma girişimlerini "haksız ilan etme" , "hukuka müdahale olarak adlandırma" hakkı kalmamıştır.
    4 - Ergenekon sürecinde "düzen, demokrasi ve hukuk" adına hükümeti destekleyen "namuslu" aydınların "kandırıldıkları" imasıyla zor durumda bu bırakılacağı günler başlamıştır.Ayrıca sözkonusu aydınların "namuslu" olmaları gereği son durumda hükümetten yana tavır almaları imkansızdır.
    5 - Cemaatin siyasete hem de destekçisi olduğu siyasi hareketi dahi alaşağı edebilecek şekilde tutkuyla bulaştığı fikri yerleşmektedir.
    6 - KCK tutuklamalarında da "hukukun yanlış yaptığına" dair açıklamalar bundan sonra daha güçlü bir şekilde sürdürülecektir.Su süreçte KCK operasyon sekteye uğraması kaçınılmazdır.
    7 - Hükümetin Kürt politikası daha sorgulanır hale gelecektir."Sorgulatmadıklarına göre birtakım yanlış işler , hukuk dışı eylemler sözkonusu olabilir" düşüncesinin yayılması , hükümetin otoriterleşmeye başladığı ; dolayısıyla "sivil dikta" söylemlerini geri getirebilir.

    Sonuç olarak , "devlet aklı" bu "büyük oyunda" şuana kadar "paniklemiş ve yanlış yapmış" durumda.Yapılanlar birkaç günlük icraatlar olsa da , geniş çapta politikaları ve geleceği etkileyecek.
    Allah'ın "Devlet aklına" "itidal" , kurumlarımız ve güç odaklarımız arasında uyum , milletimize de selamet vermesi duasıyla...

    (http://www.haykiri.com )
    *****
    0 ...