belh sultanının oğludur ibrahim edhem. genç yaşta tahta çıkmasına rağmen tac ve tahtını terkederek dervişliğe soyunmuş. tasavvuf yoluna girince bir süre şam'da ekin bekçiliği yaparak geçinmiş ve süfyan-ı sevri gibi meşhur sufilerle görüşmüş. 777 yılında da vefat etmiştir. edebiyatta daha çok dervişliği sultanlığa tercih edişi, kanaat köşesinde kendisini mutlu ve mesut hissetmesi ile anılır.
terkib-i bend de ziya paşa'nın atfı da pek güzeldir.
her şahsı harîm-i hakk'a mahrem mi sanırsın
her tac giyen çulsuzu edhem mi sanırsın
dehri arasan binde bir adem bulamazsın
adem görünen harları adem mi sanırsın
çok mukbili gördüm ki güler içi kan ağlar
handan görünen herkesi hürrem mi sanırsın.