küçükken hep hayaller kurardım. ama zaman geçip gidiyor. hep soruyorum kendime "hayallerine ne oldu?". umutluyum bir gün gerçekleştireceğim onları. çok büyük hayallerim vardı. mesela bir sevgilim olmasını isterdim küçükken. diğer hayallerime nazaran bunu yaşım gibi küçük bir hayal olarak görürdüm. gerçekleşti sayılır ama pişman oldum hep. "bu sefer seviliyorum galiba" dedim, olmadı. ne yazık ki hep iyi oyuncuları sevdim. "seni seviyorum" demeyi ağız alışkanlığı haline getiren sahtekarlarla. hep kandırıldım sözlük. yılmadım yine sevdim. unutmaya çalıştım; başardım, yeni bir dünya tanıdım tekrardan. inandım, kendimi suçladım ama yine sevdim. bu döngü yıllarımı aldı. pes etme zamanım geldi mi artık? çocukken küçük sandığım bu hayalim meğerse en büyüğüymüş.
en azından ders almaya başladım. aşka inancımı yitirmek üzereyim. belki de küçüklüğümde bana zor gelen hayallerimin peşine düşmeliyim. en azından gerçekleştirip, mutlu olabilirim. mutlu olmak için beklemenin anlamsız olduğunu anladım mesela. yaşadığım her ana şükredip, hayatın tadını çıkarmam gerektiğini, hiç bir şey için geç olmadığını anladım. bir kadından başka sevebileceğim çok şeyin olduğunu anladım.
hee bir de anladım ki yazmak bana iyi geliyor. teşekkürler sözlük...