''şimdilerde bir köpek gibi koşuyorum ordan oraya, yoksa gururlu bir kişiyim aslında, inan ki, anımsamıyorum yarı dolu bir bardaktan su içtiğimi ve içim götürmez kenarından kesilmiş ekmeği'' der üstad ve içeride bir acı, boğazda bir yumru zuhur eder. gözler ahuzar. velhasıl karşılıksız aşka düşmeyenin bile bu derde düşesi gelir.