Zannedildiği gibi osmanlıca hayranı falan olmayan, "dilde sadeleşme çabalarını, arapça farsça olanlar kalsın ecnebice olanlar gitsin şeklinde" de algılamayan dil aşığı.
Onun osmanlıca aşığı olduğunu veya Fransızca sözcüklere müdahale etmediğini söyleyenler ya art niyetlidir ya da yazılarını okumamışlardır.
yavuz bülent bakiler'in görüşleri, en basit ifadeyle "türkçeleşmiş türkçe" olarak özetlenebilir. Şöyle ki,
1. yüzyıllar önce dilimize yerleşmiş ve artık türkçeleşmiş olan, tüm toplum tarafından yaygın bir şekilde kullanılan arapça ve farsça kelimeler kalmalıdır. çünkü o kelimeler artık türkçenin malıdır. zira her dil bir başka dilden kelime alır, başka dillere de kelime verir. mesela "kalem", "kitap", "ders" gibi kelimeler arapça kökenlidir fakat türkçeleşmişlerdir ve artık dilden atılamazlar. Oysa üçgen yerine "müselles", açı yerine "zaviye" demenin de bir anlamı yoktur. (Görüldüğü gibi, yerine göre arapça ve farsça kökenli kelimelere de karşıdır.)
2. başka bir dilden -çok gerekiyorsa- kelime alınabilir, fakat başka bir dilden gramer kuralı almak Türkçeye ihanettir. mesela, "muhterem zât" demek varken, tamlamayı arapça kurallara göre "zât-ı muhterem" şeklinde kurmak yanlıştır.
3. güzelim "şeref" kelimesi dururken fransızcadaki "honneur" dan bozma "onur" kelimesinin kullanılması dili katletmektir.(Görüldüğü gibi, Fransızca kelimelere de müdahale etmektedir.)
daha birçok misal verilebilir. fakat anlamak isteyen için bunlar yeterlidir. Yavuz bülent bakiler, asla osmanlıca hayranı değildir. arapça ve farsça kelimelere kıyak geçip sadece ecnebi kökenli kelimelere savaş açtığını söylemek de yalandır, safsatadır.
bir fikir adamı hakkında atıp tutmak kolaydır, ne var ki onu eleştirmeden önce bir zahmet yazılarına göz atmak, ne dediğini iyi anlamak lazımdır. sen aç televizyonu, kanallar arasında dolaşırken yavuz bülent bakiler'in programına tesadüf et, konuşmanın başını bilmeden ortasından biraz dinle, sonra sıkılıp kanal değiştir, ondan sonra da de ki "yavuz bülent bakiler programında şöyle saçmaladı, böyle saçmaladı..." hayır arkadaş, o saçmalamadı, fakat sen ortadan cımbızlanmış bir cümleyi yanlış anladığın için saçmalamış oldun. lütfen biraz dikkat! okuyalım, anlayalım, ondan sonra eleştirellim.