sözelcilerin aptal olması

entry51 galeri
    35.
  1. şimdi iki lafı bir araya getirememek var, iki toplamama yapamamak var; bir de bunun üstüne bu ikisinin de saçma sapan olması var diye bir giriş yapacaktım ama şimdi burada hiç felsefeye girmenin alemi yok dedim birden, sadece tümevarım ve tümdengelim arasındaki farkı söyleyeceğim.

    tümdengelim, 17. yüzyılda bacon ortaya çıkana kadar kabul edilebilir görülmüyordu; bunun sebebi yükseliş dönemi skolastiğindeki aristoteles etkisi diyen var, tümevarım henüz bilimler tam anlamıyla gelişmediği için gerektiği gibi kullanılamıyordu diyen var, var oğlu var. " sözelciler aptaldır. " önermesi de bir tümevarım. yani 5 tane salak sözelci ile yapılabilecek bir şey; zira aynı şey 5 tane salak sayısalcı ile de yapılabilir ve bunların doğruluk derecesi aynıdır. ( sayısalcılar için, olasılık hesaplamarı vol 1. )

    buradan çıkıp başka bir yere egoya dönelim. insanlar ilk ergenlik dönemine lise çağlarında girer, bu çağlar toplumsal baskılardan kurtulma, birey olma yetilerini kazanma, kendini belli etme çağlarıdır. bunları yapabilmek için kimi liseliler ego tatmin yoluna sapar. " aristoteles in etiği " başlığı altında incelediğimiz yaşam biçimlerinden aklı başındalık onlara egoyu tatmin edebilecekleri en güzel alan gibi gözükür, bu sebepten kendinden olmayan, kendine benzemeyen insanları aşağılama yolunu seçer. bu yönüyle de aristoteles' in haz düşkünlüğü kavramına girmiş olur. yani insan bu dönemde bir tatlı su kaplumbağasıdır, atsan atılmaz, satsan satılmaz.

    buradan çıkıp bambaşka bir yere atlayacağım, eğitim sistemi. eğitim sisteminde bölümler para getiricilik derecelerine göre iyi veyahut kötü olarak adlandırılır, tıp ve mühendislik gibi bölümler en çok paranın döndüğü bölümler ve garanti meslek olduğuna inanılan bölümler olduğundan sayısal en iyi bölüm olarak adlandırılır, türkçe- matematik ve edebiyat bölümleri sayısaldan sonra gelmiş olur bu sınıflandırma ile. yalnız burada atlanan bir şey vardır, işi alan da, işi yapan da, parayı kazanan da karakterdir. karakteri ifade edebilmenin yolu da dildir. yani iki kelimeyi bir araya getiremedikten sonra über-mesch de olsan hayatta bir sik olamazsın; ha diyeceksiniz ki bir şey olmak çok mu önemli? zerre önemi yok. neyse.

    şimdi genel bir toplama yapalım. zekanın okulda bölümü yoktur, bölümler ideallere göre seçilir. insan doğası gereği kendini üstün görme çabası içinde olduğundan aşağılayarak yükselme modelini benimseyebilir, bu ilk ergenlikte gayet normaldir. her neyse sonuç olarak bu işler böyle dönmez, ölçüt problemleri vardır; gecenin bu saati neden uğraştım anlatmaya bu kadar ben de bilmiyorum diyor ve entry' e burada son veriyorum. bu arada türkçe-matematik bölümünden idim.

    ....... i.s. 1912, enver paşa ile sohbet ediyorken; akheramosis
    3 ...
  1. henüz yorum girilmemiş
© 2025 uludağ sözlük