asla trabzon dışından bir insanın anlayamayacağı psikolojidir.
--spoiler--
en kıytırık evden bile denizi görebiliyorsanız,
sağdan soldan "ballim","laouvv","he da","dema!","he mi?","eee ya fışki yema!","ya afkurma" sesleri duyuyorsanız,
"... köftecisi 100 metre geridedir" tabelası görmüşseniz,
trabzanları, kaldırım taşları, park demirleri, okul duvarları, dükkan tabelaları, yani gözünüzün çarptığı her yerde bordo mavi renkler var ise,
sokakta formalı gençler, bordo mavi "gugul"lu dedeler, boncuk gözlü neneler, cin bakışlı bıcır bıcır çocuklar görüyorsanız,
girdiğiniz dükkanın esnafı sizi sallamıyor, alışık olduğunuz hizmeti, bazen yalakalığa varmasına alıştığınız yakınlığı görmüyorsanız,
ktü civarında, sahilde otururken uçaklar üzerinize üzerinize geliyor ve ürkerek kaçıyorsanız,
insanlarıyla sohbet ederken kanınız hemen kaynıyorsa,
buna rağmen önyargılıysanız,
bulunduğunuz yer size rahipleri ya da başka şeyleri hatırlatıyorsa ve utanmadan sıkılmadan tüm halkı yargılayabiliyorsanız,
eğer bir zamanlar serseri oyunu dedikleri kolbastıyı görüp katılamasanız da izlemek istiyorsanız,
ama yine de önyargılıysanız, suçluyorsanız,
aşağılıyorsanız, öteliyorsanız, yaftalar vuruyorsanız,
_sanız
_sanız
_sanız
orası trabzondur.
orası güzel memleketimdir. *
--spoiler--