yasalar, onanmış kurallar, beynelmilel talimatlar kişi ve kurumların yaptırım gücüne, matematiksel konumuna, getirilerine göre üzerinde oynanabilecek kurallar değillerdir.
bu kuralların üzerinde oynandığı takdirde, güvenilirliğine ve geçerliliğine inanç kalmaz.
temmuz ayından bu yana henüz suçu ispalanmamış bir kulüp yöneticisi, bileğinin hakkıyla mı, cüzdanının hakkıyla mı şampiyon olduğu henüz açıklanmamış bir kulüp ve bir taraftar kitlesi bulunmakta.
58. maddeyle oynaşmak cilveleşmek yerine, önce hüküm, suç ispatı yapılmalıdır. hüküm verildikten sonra ise yasalar neyi gerektiriyorsa o uygulanmak zorundadır.
bu hem tüm futbolseverlere, hem de türkiye cumhuriyeti devleti'nde işlerin "öyle" yürümediğini göstermek üzere bir şeref borcudur.
bugüne dek, değiştirilmesi teklif dahi edilmemiş bir yasanın neden şu an tartışıldığına ise anlam veremiyorum. şartlara göre kıvıran yöneticiler istemiyorum.
ayrıca; bir kadın olarak "namus"un bu başlıkta yer almasından rahatsızlık duyuyorum. namus birilerinin masa başında oyunlar yaparak kazanacağı ya da kaybedeceği veyahut altından kalkabileceği bir olgu değildir.
tek dileğim bir karar alınacaksa, o masaya şerefli oturulup şerefli kalkılmasıdır.
şerefli bir lig, onurlu takımlar ve güzel maçlar seyretmek dışında politik gayeleri olmayan futbolseverlerin "şerefli bir lig"den başka tff'den ve türk futbol kulüplerinden bir beklentisi yoktur.