bir iki ayak üzerinde yürüyen ama uçamayan canlı ve kafasını kullanma fıtratlı canlıların bilemeyeceği ama üzerinde tahminler yürütebileceği zorluklardır. belki kolay yönleri de vardır muhabbet kuşu olmanın...kafesinizin içerisinde yaşadığınız sürece ihtiyaçlarınız devamlı surette karşılanır. alenen sömürü yapar haldesinizdir sizin "cik cik" sesinizi ağzı açık halde bekleyen sahibiniz üzerinde.
mesela kafesinizin içinde özgürce s.çabilir, ortaya çıkardığınız sanatsal eserinizi temizleme ihtiyacı hissetmezsiniz. açıktım demenize de gerek yoktur. sahibiniz sizden "acıktım" kelimesini duyana kadar yeminiz her daim hazırdır zaten. akıllı olanları zaten ekstradan bu kelimeyi telaffuz etmeyi öğrense bile çaktırmaz. "cik cik" sesinin yaşattığı orgazmı sahip üzerinde devam ettirir, artı maharetleri sergileyerek çıtayı yükseltmez.
ama zor olsa gerek kafesteki muhabbet kuşu olmak herhalde...sahibiniz eve karı kız atar, oturma odasında gözünüzün önünde yenge hanımı yamaç paraşütü yaptırırken siz göznüzü kapatamazsınız. kafanızı başka yöne çevirseniz "cinsel tercihinizle ilgili" dedikodulara maruz kalabilir, bunu göze alsanız kulağınıza gelen sesleri engelleyemezsiniz. canınız çekse "ben de" diyemezsiniz...
sadet; hayvan olmanın kolaylığına kaçmamalı, insan sıfatını korumalıdır.
