kadın+erkek=insan denkleminde neye eşit olduğu anlaşılan proje. insanlığın nasıl bir sonsuzluğa kapasitesi olduğunu anlatması açısından denklemi geliştirelim: kadın+erkek+eşcinsel=insan. eşitliğin bir tarafına yeni bir eleman ekledik ama eşitliğin diğer tarafı değişmedi. devam edelim: kadın+erkek+eşcinsel+yahudi+çingene+köylü+göçebe+...=insan, bak yine aynı sihirli hadise gerçekleşti.
bu formülün işlemesi için iki ön mantık gereklidir:
1- "doğada bile dişi erkek ayrımı var" (canlılar alemi/biyoloji silahı) ve "dış görünüş olarak bile farklılıklar var inkar mı edelim" (fizik, çıkıntı girinti hesapları) tarzı iddialar zırttır. yediğinden sıçmasına, toplumsal organizasyondan teknolojik kapasiteye kadar hiçbir alanda doğaya göre değil kendi kafasına organize olan insanlar için "doğa" denen ortamın hadiseleri örnek olamaz. herşeyin suni, doğa dışı, gramerli, korseli ve soyut; her kanunun ve her yasan kendi hayal dünyanın ürünü yani ağaçtan toplanmamış, demek ki doğa senin ortamına bir örnek olamaz. onu geç...
2-insanlar arası sosyal anlaşmalar, kültürel prensip veya uzlaşmalar matematik formülleri ile açıklanamaz, absürd durur. ikna olma ve ikna etmenin dengeleri insanidir, matematikten de önce geliştirilmiş değişik varolma stratejilerinin ürünleridir. insan demek ideal demektir; kadın ve erkeğin, veya diğer insan olma biçimlerinin çeşitliliği oranında bu insanlık zengindir. evrenin, atomun vesairenin formülü var bunun formülü yok. insan evreninde "eşit olacak" dersek sihirli bir biçimde gözümüzün önünde eşit oluverir, keyfidir, bize kalmış, bu kadar basit.
hal böyle olunca kadın ve erkeğe farklı hiyerarşik rütbe dağıtanların faşizminden ürkerim.
