doğrudur. örneğin bir kaç yıl önce, fransa'da ermeni yasa tasarısı ilk gündeme geldiği zaman, fransız bir yazar fransız vatandaşlığından çıkıp türk vatandaşlığına geçmişti. sorulduğunda türkiye'ye ilgi duyduğunu ve kendisini türk hissettiğini söylemişti. bir insan türk ırkından olmasa bile kendisini türk hissedip türk vatandaşı olabiliyor. ancak bazıları var ki "türkiye vatandaşı" diye bir terim dahi olmadığı halde yalnız "türk vatandaşı" terimini kullanmaktan rahatsız oldukları için kafalarından terim üretebiliyorlar. ne yazık ki bu kişiler "türk vatandaşı" olarak doğup türk vatandaşlarına sunulan olanaklardan yararlandıkları halde türk vatandaşı olarak tanımlanmaktan rahatsız oluyorlar. kimseye türk ırkına mensup değil diye bişey dendiği yok. ama türk hissetmek ayrı bir şeydir. bu milletin gerçek bir parçası olmaktır. türküm diyemedikten sonra bu ülkenin vatandaşlığını taşımak sadece bu ülkenin getirilerinden yararlanıp bu ülkeye kazık atmaktır; insanın yediği kaba pislemesidir. evet türk olmak zorunda değilsiniz; ama hiç değilse kader birliğimize siz de katılın. bu bir zorlama değil tersine sunulmuş bir lütuftur.
