turk kulturunde onemli bir yere sahip olan kahve kulturu ne yazik ki bir kulturu yok etmek isteyenler tarafindan ecnebi aliskanligi diye nitelendirilerek gozden dusurulmeye calisiliyor.
kahve ve kahvehane turk kulturunde onemli yere sahipti. avarelerin ugrak yeri degil, fikir sahiplerinin fikir alisverisi icin toplandiklari mekanlardi. donemde kahvehaneler, entelektullerin bir araya gelip fikirlerini tartistiklari onemli mekanlardi ve hatta bu mekanlara ilim ve irfani cagristiran isimler dahi verilirdi. gunumuze kadar gelen kahve ile ilgili guzel sozleri dusundugumzde kahvenin turk kulturundeki onemi daha iyi anlasilabilir. "gonul ne kahve ister ne kahvehane, gonul muhabbet ister kahve bahane"
kahvenin gecmisine baktigimizda yavuz sultan selim'in misir seferinden sonra tuccarlar tarafindan 1500'lu yillarda ulkeye getirlidigi gorulmektedir. o donemlerde ilk kahvehane tahtakale semtinde acilmis, ardindan sehrin bir cok yerine yayilmistir. kahvenin pisirilmesi bir sanat oldugu gibi sunumu ve icimi bile derin bir kulturu yansitmaktadir. yine kahve edebiyatta kendine yer bulmus sairlerin siirlerine esin kaynagi olmustur.