sabahın köründe radyo diceeyliğinde tanışmıştık. fenaydım ben kötüydüm ben* kahrımı çektin, sevdan bir ateş dedim çaldın, "aslında yayının şöle olsa daha ii olur" dedim dinledin, sabahlara kadar konuştuk, hayal kurduk planlar yaptık, bazen birlikte fenalaştık bazen "isooooooooo" diye bağırdık koptuk... yahu hatırlar mısın? radyoda bizi birbirimize emanet edenler oldu*, konuşmayın bakiim deyip azarlayanlar oldu*, sözlüğe teşekkür etme nedenim oldun be canadam...
ama!
eskisi gibi, o ilk tanıdığım canada değildin bi süredir, evet açıklayamıycam belki, ama farklıydın son 2 haftadır...
rahatsız eden bi'şeyler vardı seni, ters giden bi'şeyler, göze batan bi'şeyler...
yoruldun belki, uğraşmaya değmez dedin, içten içe kızdın belki ama haklısın insan nasıl durabilir ki rahatsız olduğu bir yerde, az çok tammin edebiliyorum, anlıyorum be canadam...
sen yokken kimin radyo duyurucusu olurum şimdi?
sen olmadıktan sonra gece gece kim çalacak radyoda isteklerimi?
sen yazmadıktan sonra kimin entry'lerine dikkatler bakıcam?
artık bi eksik var sözlükte be canadam! ne desem? kaybeden sözlük oldu ben seninle aynı ortamı paylaşamayacağıma üzülüyorum. yoksa hep beraberiz!