Özellikle 2011 yılı başından beri gelişen olayların türk halkı tarafından yorumlanması esnasında dikkat çekilmek istenen durumdur.
Türkiye' nin önde gelen dört büyük futbol takımından biri olan takımın başkanı şike iddaları ile yargılanıyor. Bizim halkımız adı lekenen futbol takımına taraftarları tarafından verilmiş emekleri, o takımı oralara getirmiş futbolcuların bir anda beyhude sayılan emekleri yerine, kalkıp hapisteki başkanına ağıtlar yakıyor, başkanın maskeleri takılıyor, hepimiz başkanız havaları filan... kime hizmet ettiğinizi taraftarlık uğruna görmezden gelemezsiniz. biri kalk gidelim takım elden gidiyor diye sizi çağırdığında ağzınızdan çıkan takımın adı olmalı, başkanın adından size ne? Bir ihtimal bile olsa adına şike karışan bir mevzu böylesine bembeyaz olamaz. O futbol takımının başkanının muhtemel suçları sizin vicdanınızın ve onurunuzun alacağı yaradan daha önemli olamaz.
Yurdum insanı bunu alışkanlık haline getiriyor.
Türkiye' de bir zamanlar genel kurmay başkanı iken milyonlarca insanın geçimini, refağını, ülkenin menfaatini düşünmeden darbeye kalkışan bir organeral tutuklanınca yine doğru yanlış olgusu sırf partizanlık uğruna ezilip geçiliyor. kimler koyun sormak lazım. bir şeyin arkasında dururken neye hizmet ediyor, işin aslı nedir v.s. bir tarafa vicdanınıza bir sorun. kişileri bir kenara bırakmalı, küçük beyinlerdir kişilerle uğraşanlar. Ucundan kıyısından bile olsa, bilinçsiz bir partizanın düşünmeden söylediği bir kaç cümle içinde bile geçse darbeye onay vermek vatan hainliğidir!
çok edit: şırnak' ta hırsızlık yaparken, suç üstü öldürülenkişilerin birden bire kahraman ilan edilmesini unuttum. elbette hazin, düşündürücü bir olaydı ancak hırsızlık ne zaman bu kadr meşrulaştı, ne ara oldu bunlar? o ölenler de kahraman değildi sayın partizanlar!