hoşlantının ötesine geçebilmiş maskulen öznedir. bazı hormonların fazla salgılanmasından da olabilir, erkeğin kıza çok yoğunlaşmasından da kaynaklanabilir. aşık olma evresinde takılı kalan ve enerjisinin tümünü aynı duygusal kavanozda pati yaparak harcayan bir erkeğin ekmeği bölecek kuvveti olmayabilir. bazen iki kelime dışında cümle kuramayabilir, apartman kapısını elleriyle açamayacak kadar da bileksizleşebilir. hoşlandığı kızı bileklerinde hisseden bir erkeğin en güçlü organı kalbidir, diğer organları kalbinin askerleri gibi taat ederler. eli durmadan sağa sola düşer, rutin bir halsizlik ve güçsüzlük hisseder. kaçışlardadır, bir köşeye kendini atıp medite olmak ister. çok emin değilim yani bunların tam tersi de gerçekleşebilir, adam en ağır işlerde gıkını çıkarmadan çalışabilir. bilek güreşinde belki bileği eğilir ama yüreği asla eğilmez. çok garip konular bunlar, nerden bulup da yazıyorum bunları bilmiyorum. hoşlandığım kız felan da yok, ben sadece sevdiğim insan için bileksizleşirim, 'ona el kaldırmamak adına bileksizleşmek bunun adı, kendini ona bırakmak gibi. dediğim gibi ben sadece sergiye gidip gördüğü resimleri yorumlayacak bilgiye sahip olan 3. sınıf güzel sanatlar fakültesi öğrencisi kıvamında bakıyorum konuya. hadi geceniz güzel olsun..