amerikan sineması klişesi. yalnız boyayana rastlamadım zaten. evet sıradan bir meslek olan boyacılığı bir anda bir aşk tapınmasına dönüştüren şeyi buldum: mavi tulum
annemle babamın badana yaparken ki halleri beni evlilikten soğuttu yemin ederim. ulan ne güzel sevgiliyle evi boyama hayali vardı. sıçayım sizin yaptığınız işe:
- ihsan bu duvar biraz koyu rekli oldu sanki..
+ karışma işime karı dolaşma oralarda. kurusun açar o. kestirme fırçasını ver hele
- al.
al.. al ne lan? insan buyur aşkım falan der. gerçi baştan yanlış zaten hani mavi tulum? hani her oda farklı renk olacaktı.
- ihsan yatak odasını kırmızı mı yapsak?
+ oldu canım oturma odasına da meksika dalgası yapan taraftar çiziktirelim?
- aa güzel fikir
+ kadın yorgunum zaten git çay koy hadi.
oysa hayallerimde böyle bir şey yoktu. mavi tulumumu giyip eşyaları bir odaya biriktirip renkli boyaları önce sevgiliye sevgiliyi de duvardan duvara sürmek suretiyle bir eskiz oluşturacaktım. artık yapamam.