yafes nassi

entry2 galeri
    2.
  1. --alıntı--
    Kanuni döneminin en önemli isimlerinden birisi de Yahudi banker Nasi ailesidir.
    Nasi ailesi Portekiz'den Osmanlı topraklarına gelmiş Konverso Yahudilerdendir. Donna Gracia Mendes, Joseph (Yasef) Nasi'nin halasıdır.
    Donna Gracia Mendes, servetini önce Portekiz'den Venedik'e, 1553 yılında ise istanbul'a getirmiştir. 1556 yılında yeğeni Yasef Nassi'yi de istanbul'a getirmiş, kızı Reyna ile evlendirmiştir.
    Joseph daha sonraki yıllarda Yasef Nasi adını aldı.

    Gracia Mendes Nasi, 1553 yılında, muhteşem Sultan Süleyman'ın daveti üzerine istanbul'a yerleşti. Donna Gracia Nasi (1510-1568) Portekiz'de Beatrice de Luna Hıristiyan adıyla doğdu.
    1528'de kendisi gibi konverso olan banker Francisco Mendes ile evlendi. Gracias Mendes Boğazın kıyısında kendine bir köşk satın aldı, hayatını ve iş ilişkilerini oradan sürdürmeye devam etti. Konumu ve cazibesi itibari ile Sultan ile çok iyi ilişkiler kurdu. 1528'de kendisi gibi konverso olan banker Francisco Mendes ile evlendi.
    (Jewish Encylopedia, Mendesia Gracia, By Meyer Kayserling, Newyork 1981, p. 488-489.)
    http://www.jewishencyclop...sp?artid=455&letter=M
    Kocasının ölümünden sonra (1537) bankacılık işine tek başına devam etti. Mendes bankasının Avrupa'da birçok temsilcisi olup, Fransa kralı 1. François ve Kutsal Roma imp. V. Charles gibi büyük hükümdarlar Gracias Mendes'den kredi alırlardı. (Sara Yanarocak, Şalom Gazetesi, Diaspora Yahudileri, islam Ülkeleri 13, 26 Mart 2008)

    Vergileri toplama ve hazine, imparatorluğun mali merkezlerindeki odak mevkileri tutan önde gelen Yahudi işadamları ve bankerler vardı.
    Kanuni Sultan Süleyman'ın saltanatı boyunca sarayda Don Joseph Nasi etkiliydi. Joseph (Yasef) Nasi, Osmanlının dışişlerinde temsilci, Kanuni'nin sırdaşı ve başdanışmanıydı. (Encyclopedia Judaica, Jerusalem 1971, Vol. 15, p. 541.)

    Kanuni'nin Hürrem Sultan'den olma oğlu II. Selim, Kanuni'nin 1566'da ölümü üzerine padişah oldu ve tahta geçtiği gün, yakın dostu Yasef Nasi'ye "Naksos dükü" payesini verdi ve bu şekilde Nasi, Naksos, Andros, Paros, Antiparos, Milo ve daha birçok adanın beyi oldu.
    II. Selim, tahta çıkmadan çok önce Kıbrıs'ı almayı tasarlamış, padişah olduktan sonra da, tarihçi Jonanine göre, Nasi'nin de etkisiyle bu kararı uygulamaya koyulmuştu.
    Bu tarihçiye göre 2. Selim, Nasi'ye Kıbrıs kralı olacağını vaadetmiş ve Nasi fetihten önce, üzerinde (Kıbrıs Kralı Joseph) yazılı olan bir bayrak bile hazırlamıştır.
    (Encyclopedia Judaica, Jerusalem 1971. Vol. 18, s. 269. Dipnot: S. Shaw, History of the Ottoman Empire and Modern Turkey, Vol. 1, 1976, p. 175-179.)

    nassi, Tarihe Tiberya Projesi olarak geçen sürecin lideridir. Tiberya, günümüz israil'inde kuzeyde yer alan bir coğrafi bölgedir.
    Yasef Nassi, Kanuni döneminde Osmanlı sarayı ile yakın ilişkileri ile Yahudileri yerleşmesini sağlamak istemiş ve bu isteğine ulaşmış, Tiberya'da bir Yahudi yerleşim bölgesi kurma izni almıştır.
    Yasef Nassi, bütün Yahudileri imtiyazını aldığı Tiberya'ya göçe çağırdı, bu sebepten Yasef Nassi'nin Siyonizm'in öncüsü olduğu savunulur.

    Yasef Nasi ve Gracia Mendes Nasi, Kanuni'ye her istediğini yaptırabiliyordu.
    Gracia Nasi'nin arkasından Joseph (Yasef) Nasi Kanuni'den aldığı Tiberya'da bir yahudi yurdu geliştirmek istediysede başarılı olamadı. Nasi'nin 1569 yılından itibaren bütün gücünü Kıbrıs'ı almak için Venediklilerle savaş çıkartmıştı. Kıbrıs'ı almak, artık Nasi'nin ve Yahudilerin en önemli hedefi olmuştu.

    Türkiye Yahudi Cemaatinin gazetesi Şalom'da, bu planı doğrulamaktadır; Nasiler, israil tarihine geçmiş, başlıca Yahudi ailelerindendir.
    Muazzam bir servete sahip olan bu aile Avrupa'nın en güçlü hükümdarlarıyla arkadaşlık ilişkileri kurmuş, Osmanlı sarayında çok önemli görevlere ulaşmış, siyasal siyonizmden 350 yıl önce, israil ülkesinde özerk bir Yahudi kolonisi kurmayı tasarlamıştır.
    Yasef Nasi Osmanlı Devleti'nin maliye ve diplomatik faaliyetlerinde önemli roller oynamış, Tiberya'da büyük bir Yahudi Kolonisi kurmaya çalışmıştır.
    Amon Ailesi Bab-ı Aliye en büyük doktorlarını vermiş, Osmanlı hükümdarlık ailesi yalnız bu doktorlara güvenmişlerdir. Bunların dışında Salamon Natan Eskenazi, Salamon Aben Yaeş ve Ester Kira, Osmanlı padişahlarıyla Batılı hükümdarlar arasında ilişkiyi sağlamışlar ve diplomatik sistemde önemli roller oynamışlardır.
    (Sara Yanarocak, Şalom Gazetesi, Diaspora Yahudileri, islam Ülkeleri 13, 26 Mart 2008)

    http://www.salom.com.tr/n...i--ISLAM-ULKELERI-12.aspx
    --alıntı--
    0 ...
bu entry yorumlara kapalı.
© 2025 uludağ sözlük