malumunuzdur dizi ile birlikte bir makbul ibrahim paşa fenomeninin doğduğu tartışılamaz bir gerçeklik. kanuni dönemi bir çok tarihçiye göew osmanlı devleti'nin gücünün doruğuna ulaştığı bir dönemdir ve yine kanuni sultan süleyman gelmiş geçmiş en görkemli padişah olarak düşünülür.
hal böyle iken döneminin en gözde simalarından pargalı damat ibrahim paşa diziden önceki dönemde çok az tanınan -neredeyse hiç tanınmayan- adeta osmanlı tarihinden izole edilmiş bir karakter görüntüsündeydi.
osmanlı yönetim idaresinin özellikle fatih döneminden sonra dönme ve devşirmelere geçmesi, sadrazamların güçlü, dirayetli, karakter sahibi kişilerden çok padişahın dalkavukluğu rolüne soyunmuş, silik ve hayatı hünkarın iki dudağı arasında olan kişilere dönüşmesine neden oldu.
baktığımızda osmanlı döneminin en çok tanınan sadrazamları çandarlı halil, sokullu mehmed, köprülü, baltacı paşalar gibi karakterlerdir.
oysa ki pargalı ibrahim paşa aklı, dalkavukluğu ve tanrının kendisine bahşettiği yetenekleri sayesinde tarihte eşine ender rastlanır bir şekilde yükselmiş, 620 yıl boyunca başka hiç bir sadrazama nasip olmayacak şekilde iltifatlara, mevkilere ve gösterişlere mazhar olmuştur.
bunda elbette kanuni'nin kişilik olarak etki altında kalmaya çok müsait bir insan olmasının tartışmasız payı vardır. çünkü bu gösterişli padişah dönem dönem annesi hafsa sultan'ın, sevgili kulu ve kölesi ibrahim'in ve nihai olarak hürrem'in etkisi altında kalmıştır.
pargalı ibrahim paşa karakteri diziden önce de ilgi duyduğum ve hakkında bilgi sahibi olmaya çalıştıığım bir karakterdi. ne yazık ki kendisi ile ilgili çok fazla bir bilgiye ulaşmak mümkün olmadı. bildiğim kadarıyla piyasa da ibrahim paşa hakkında yazılmış tek kitap cahit ülkü'nün ''pargalı ibrahim paşa'' kitabıdır. roman şeklinde yazılan kitap ibrahim paşayı tanımak için iyi bir referans olabilir.
kendisi hakkında yaptığım araştırmalarda ölümünün de tıpkı yaşamı gibi ayrıcalıklı olduğu, idamının -saltanat kanından olanlara uygulandığı gibi- kanı akmasın diye boğdurulma yoluyla olduğu bilgisine ulaştım ancak bu konuda farklı rivayetler de mevcut.
ibrahim paşanın idamından sonra galata'daki canfeda zaviyesi isimli bir tekkeye gömüldüğünü ve bu mezar yerini kanuni'nin asla bilmediğini ve öğrenmek istemediğini okudum. doğma büyüme beyoğlu ilçesinde yaşayan birisi olarak canfeda zaviyesi ya da mezarlığı diye bir yeri hiç duymadım. işin ilginç tarafı çevremdeki büyüklerimde duymamış. ben pargalının naaşının karaköy perşembe pazarı rıhtımında kendisinin adının verildiği makbul ibrahim paşa camiisinde olduğunu düşünüyordum oysa ki camii imamıyla yaptığım görüşmede naaşın orada olmadığını söyledi.
kendimi bu canfeda zaviyesini bulmaya adadım ve nihayet orası olduğunu tahmin ettiğim bir mevkiye ulaştım. yanılmıyorsam -ki yüzde 90 doğru bilgi- pargalının mezarı hemen her gün önünden geçtiğim çok ortalık ve bilinen bir yerde!
kasımpaşa'daki haliç tersanesinin arkasında kalan ve şişhane'ye çıkan yol yokuşun tepesinde ikiye ayrılır. sol taraf taksim istikametine, sağ taraf ise unkapanı köprüsü tarafına gider. işte hesaplamalarıma göre pargalının türbesi -aslında türbe demek yanlış olur çünkü açıkta duran bir kaç mezar var sadece- tam bu yol ayrımında sağ tarafta kalan parkın içerisinde beyoğlu ticaret lisesine yapışık bir pozisyondadır. kafamda ampul çaktıktan sonra net bir bilgiye ulaşmak için bahsettiğim yere gittim. orada ki eski dönem mezarlar hep ilgimi çekmişti ama açıkçası ibrahim paşanın mezarının orada olabileceğini düşünmemiştim.
sanırım 4-5 tane mezarlık var orada. ne yazık ki günümüz türkçesiyle yazılmış hiç bir bilgilendirme yok. belki de diğer mezarlar pargalıya yakın olan ve onun idamıyla birlikte katledilen kişiler olabilir. net bir fikrim yok.
velhasıl kelam kanımca osmanlı tarihinin en ilginç ve gizemli kişiliklerinden birisidir ibrahim paşa.