doğa anaya hakarettir, bir çeşit dindir. hatta modern dinlerdendir.
Totemizm sonrasında ilahi dinler çıktı. insanlar değişti. pagan insanlar savaşçı ve saldırgan iken bu ilahi dinler tıpkı komünizm gibi sözde de olsa beynelmilelci, insancıl idi. buraya sözde diyoruz çünkü insan biyolojik olarak da olduğu gibi duygusal olarak da bir hayvandır. insanların barış içinde yaşamasını beklemek aslan ile bir geyiğin aynı kafes içinde sakin sakin durmasını beklemek kadar imkansız.
ama bu dinler de insanın içide saldırganlığı, kin gütmeyi, savaşçılığı öldüremedi. insanlar kendinden olmayana yine kin gütmeye başladılar. farklı sebeplerden ötürü, mezhep ayrılıkları doğdu mesela. çünkü doğaları böyleydi. ama durum bu halde iken bile yine inananların dilinde; insanlık sevgisi, insan olmak, merhamet gibi kavramlar vardı. çünkü insan kendinin acımasız ve saldırgan ve yok edici bir varlık olduğunu asla kabul edemez. kimse yapmaz bunu.
işte bugün eşitlik, kardeşlik, hümanistlik vs. her ne söyleniyorsa bu ilahi dinlerin devresinden etkilenilerek söyleniyor. yani tarihte hiçbir zaman atılmamış bir temele dayanarak. ve bugün bazı hümanistler kendilerinin de çıkış noktası olan dinleri gericilik olarak görüyor. onların yüzüne vuracağımız şey ise; kendilerinin de en az şeriatçı bir müslüman kadar gerici olduğudur. bugün bir taliban mensubu peştunla konuşun emin olun ki 'söylemlerinde' hümanizmden izler taşır.
savunucularına göre semavi dinlerin bile hiçbir zaman başaramadığı barış, kardeşlik, eşitlik gibi saçma kavramlar hümanizm sayesinde topluma yerleşecekmiş... enteresan...
peki; hümanizmin sonu ne mi olacak? er geç tarihin tozlu sayfalarında saçma bir düşünce olarak yerini alacak. tıpkı geçmişte var olmuş, günümüzde yok olmuş dinler gibi. seleksiyon affetmez.