nasıl başlasam bilmiyorum söze . ben hayatım boyunca hiç kimseye vermedim sırlarımı . en yakınım bile olsa pek açmadım dertlerimi . samimiyetsizliğimden değil yanlış anlaşılmasın ama yaradılış işte fıtratım yok . pek anlatamam özelimi , ancak çok nadir . ama anladım ki kendine bile itiraf edemediğin bazı şeyler insanın içinde büyüyo , büyüyo ve artık kabına sığmıyan su gibi dışarı sızmaya başlıyo . ne kadar bastırsanda deliklerden akan suları çıkmasın diye , o çıkıcak yeni yerler buluyo kendine . etkileri görülmeye başlıyo üstünde. yersiz kederler, ansız mutluluklar . ama olmuyacak duaya amin denmiceğini bile bile, kaderini kendi yazmaktansa, yazılmış olana razı oluyo insan . ve işte ben tam olarak söylemek istediğimde yine kendi iç sesimi susturuyorum ve hayatı erteliyorum . ve yine size itirafımı yapamadan kalkıyorum .artık benim itirafımı bi başkası yapsın istiyorum .
unutma, sır gibi seversen eğer muradın gerçekleşir.
çünkü tohum toprağa gizlenirse yeşerir.