mühendislik teorik bilgiden çok bu bilgilerin nasıl gerçeğe aktarıldığı ile ilgilenir. Öncelikle mühendislik eğitiminin belli başlı oturmuş bir sistemi vardır. Ki kişinin kendi başına çalışarak bu niteliği kazanması imkansızdır. Öğrencinin Konuya hakim, deneyimi olan kişiler tarafından eğitilmesi gerekir. Bu eğitime tabi olan kişilerin bile %70-80i 4 yılda bitiremezken (makina müh. için konuşuyorum) kişinin bu eğitimi kendi başına çalışarak alabilmesi gerçek dışıdır. Mutlaka bir bilen tarafından yönlendirilmesi gerekmektedir. Ayrıca kişinin bu eğitimi alabilmesi için önceden matematik, fizik gibi konularda altyapısının sağlam olması gerekir. Ki açık öğretim okuyan kişide bu altyapı büyük ihtimal olmayacaktır. Bu altyapıyı kazanan kişi zaten lys ye girerse iyi bir üniversitenin mühendisliğini kazanabilecek durumdadır.
envai çeşit laboratuvar malzemeleri, teknik analizleri yapabilecek kapasitedeki elemanın sınırlı olması nedeniyle bırak açık öğretimi, öyle her önüne gelen üniversitede bile bu bölümün olmamasının gerektiğine inanıyorum. Ayrıca Dünya genelini incelersek ferdi çalışma ile bu eğitimi sunan hiçbir kurum bulunmamaktadır.
Günümüzde bütün teknolojik aletlerin temeli mühendislikten geçmektedir. Otomobilden tutun bilgisayara, haberleşmeden genetiğe bütün alanlarda mühendislik konusu hakimdir.ülkelerin gelişmişliği; teknolojik altyapı, savaş endüstrisi, sanayi gibi kavramlardan yola çıkılarak değerlendirilir. Bu kavramlar ise yine mühendislikten geçmektedir.
Bu sebeple;
Mühendisliğin çağın gerisinde kalması kavramı ibretlik bir mantık hatasıdır.