gülfer sarıgül

entry54 galeri
    15.
  1. eğitimin diploma gibi somut belgelerle edinildiğini sanan bir hanım. harika,
    mesela ben! müthiş bir ingilizceye sahip olamadan turizm mezunu olmak üzereyim. ne yani şimdi ben diploma alıyorum, hem de ana dersi "ingilizce" olan bir bölümde... evet ben bu diplomayı alınca muhteşem bir turizmci olurum. hatta iyi bir çocuk olursam şirinlere ingilizce öğretmeni bile olabilirim. hem de ingilizce bilmeden.

    benim yaşadığım ülkede "eğitimli insan" denilen insanlar kendini yetiştirebilmiş, ahlaklı, çocuklarını aç bırakmayacak kadar dünya kapitalizmine ayak uyduran, belki de hiç diploması bile olmamış insanlardır. ama dur bakayım;
    ulan aynı ülkede yaşıyormuşuz biz seninle. hay allah.

    bak sana güzel güzel örnekler vereyim ben. ne de olsa zeki, kültürlü ve yüksek statüde birisin öyle değil mi?
    bak yüksek abla;
    frank gehry'i tanırsın. ne de olsa müthiş kültürlüsün. evet, bildiğin üzere dünyanın en ünlü mimarlarından birisidir.
    ve hayatı boyunca en hayran kaldığı kendi eserini bir sokak işçisine danışarak tasarlamış. üstelik bunu kendisi söylüyor.
    sence ne kadar acizce değil mi? cahil bir sokak işçisi dünyanın en önde gelen tasarımlarının birinde kilit rolü oynuyor.
    hmm... gerçi o binaya da girilmez ayol, ne de olsa o binanın fikir babası cahil bir sokak işçisi.

    velhasılı,
    eğitim bence kişiden kişiye betimlenebilen bir enstrümandır. sanırım senin enstrümanın da saksafon oluyor. bak gördün;
    eğitimim argo konuşmama izin vermiyor. ama aynı eğitimim insanların dış görünüşleriyle, diplomasızlığı ile de dalga geçmeme izin vermiyor. şimdi söyle bana yüksek abla;
    popüler kültürün kölesi olmana karşın popüler olamamış, hatta bu popülerliğe giden yoldaki ilk adımını o "cahil" olduğunu ima ettiğin adamın vasıtasıyla kazanmış birisi olarak, aslında kim daha acınası bir durumda?

    madem ki şu an hayatımda bugüne kadar hiç duymadığım o gereksiz adını ne yazık ki biraz daha popülerşemesinde faydam oluyor... o halde artık ben de epey bi' seviyesizleşmişim demektir. yani şu an senin eğitim seviyenle sana karşı hissettiklerimi söyleme hakkı doğdu bana da.
    mesela dış görünüşten bahsedelim:
    yazdıklarını okuduktan sonra karşımda adriana lima vari bir huri bekliyordum. resmini gördükten sonra aklıma ilk gelen şey;
    " sanırım bu kadın ironi yapmaya çalışıyor " oldu.
    gerçekten...
    hani nasıl desem ımm, tuvalet kağıdına resmini yapıştırsalar kıçımı bile silemem be abla. bak gördün mü el elden üstünmüş. e pes gerçekten sana.
    bence birisi ronaldo'nun futbolunu eleştirmesi gerekiyorsa, öncelikle kendisi messi olmalıdır. o tiple, insanların görünüşüyle dalga geçmesi gereken son insanlardan birisin. umarım demek istediğimi anlamışsındır eğitimli ve zeki, yüksek abla.

    sonracığıma... eğitim konusunu zaten az çok işlemiştik. ama gel bir de senin eğitimine bir göz atalım.
    "türkiye'nin en yakışıklı erkeklerinden birisiyleyim." benzeri bir laf etmişsin sanırım. e eğitimli bir kimse olmanın en büyük düşmanlarından birisi görgüsüzlük değil miydi? ah, yine olmadı bak.

    bence sen; tüm hafta boyunca harçlığını biriktirip haftasonu starbucks'a gidip kahve alan, ve kahvesi bittikten sonra da boş bardağı elinde günlerce gezdirip kendisini önemli sanan ortaokul 7. sınıf öğrencisi kadar eğitimlisin ancak.
    ben yine de sana eğitim hayatında başarılar diliyorum. ama şimdilik;
    otur, c eksi!
    3 ...