bu yıl milli eritim yakım yıkım yokedim bakanlığı tarafından üzerine daha fazla düşüldüğü imajı çizilen gündür. istiklal marşı'nın kabul, mehmet akif ersoy'un anılma günüdür.
Öyle düşünüyorum ki; istiklal Marşı'nın hakkıyla anlamak, yorumlamak, maalesef bizler için pek de mümkün olmadı, olmayacak. Zira bu marş bir milletin düşebileceği en kötü durumların yaşandığı milli mücadelenin ruhunu sonraki kuşaklara aktarmak için, yine o dönemin yokluk ve sefaletini hissedilenlerce yazılmıştır. Bizler ise bugün bağımsızlığımızı, hür yaşayışımızı borçlu olduğumuz o dönemin insanının hislerini ancak tahmin etmek durumundayız. işte istiklal marşı'nın tam anlamını kavramak, hissetmek sanırım bu nedenle pek de mümkün olmamaktadır.
Bu sebeple; Mehmet Akif'in hayatımızdaki yeri bu nedenle daha da bir önem kazanmaktadır. O yılları bizlere ve bizden sonraki kuşaklara anlatacak bir güçlü kalemin varlığı ile bu millet ne kadar öğünse, ne kadar gururlansa sanırım azdır.
Kendi mısralarından yola çıkarak biraz tanıtmak gerekirse Mehmet Akif'i sanırım daha doğru yapmış oluruz.
Mehmet Akif; milletin dört bir yandan umutsuzluğa düştüğü bir dönemde "Korkma sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak; Sönmeden yurdumun üstünde tüten en son ocak." Diyebilecek kadar ümitvardı.
Mehmet Akif; "Ben ezelden beridir hür yaşadım, hür yaşarım. Hangi çılgın bana zincir vuracakmış şaşarım!" diyebilecek kadar bağımsızlık timsaliydi.
Mehmet Akif; "Garbın afakîni sarmışsa çelik zırhlı duvar, Benim iman dolu göğsüm gibi serhaddım var." Diyecek kadar iman dolu idi.
Mehmet Akif; "Bastığın yerleri «toprak!» diyerek geçme, tanı: Düşün altındaki binlerce kefensiz yatanı." Diyecek kadar yeni nesilden beklenti içindeydi.
Mehmet Akif; "Kim bu cennet vatanın uğruna olmaz ki feda?" diyecek kadar vatan ve memleket sevdalısıydı.
Mehmet Akif; "Dalgalan sen de şafaklar gibi ey şanlı hilâl! Olsun artık dökülen kanlarımın hepsi helâl." Diyecek kadar da bayrak sevgisi taşıyordu.
Bizler sırf bu nedenlerle dahi olsa, kendimizi Mehmet Akif ve onun temsil ettiği duyguların bir neferi olarak görmeli, aziz hatırası karşısında saygıyla eğilmeliyiz diye düşünmekteyim.