türkler ermenistana girmiş, kendi ülkelerinde onları sadece topraklarını ele geçirmek için öldürmüş değildir. avrupalı uygarlık anıtı, sözde dostlarımız, yada demokrasi ithalatçısı ülkeler gibi insanları kendi ülkelerinde imha etmemiştir.
türkiye öz vatanını, erzurum da, van da, elazığ da, vs vs öldüren hamile kadınların karnından süngüyle bebek çıkaran, tecavüzde, mezalimde bugün hala dilden dile anlatılan yaratıcılıkta bir gruba karşı, nefs i müdafa yapmıştır ki bunun adı dünyanın her yerinde vatan savunmasıdır. savaş maalesef bir ölüm oyunudur ve bu oyunu o yıllarda tc başlatmamıştır.
bu gerçek günden güne güçlenen bir türkiye için bir baskı unsuru oluşturmak adına göz ardı edilmekte, sarkozy arap baharında liderlik yarışında, özellikle de libya da türkiyeye geçilmiş olmanın acısını, bu kokmuş yemeği ısıtmakta aramaktadır.
ama ne fransa nın ve nede başka bir ülkenin gücü, bunu kabul ettirmeye yetmez, çünkü olmayanı kabul etmek akllı adam işi değildir.
ayrıca özgür fransa, demokratik fransa bunu inkar etmeyi, yani gerçek olmayan bir şeyi yok demeyi yasak saymaya çalışmaktadır ki, bu bir demokrasi trajesididir.
ama hepsi; artık türkiye'nin yaklaşan değil, uzaklaşan ayak seslerini duyduğundan olsa gerek bu çürük tahtayla okyanusta yüzmete çalışmaktadır.
içimizde ki bazı bölücülerde, filin ayağına tırmanmaya çalışan bu karınca için "ye şunu ye şunu" tezahüratları yapmaktadır.
tc nin cumhurbaşkanının telefonunun açmamaya gelince, o yorumsuz.
bunu zaman tanımlayacak.
