saat 01:15 civarıdır, kahramanımız izmir kordon'da aldığı bir kaç birayı götürmektedir. tipinde hayır olmayan, yankesicimiz arkadan sinsice yaklaşır ve
y: s.aleyküm.
k: a.selam bilader.
y: napıyon bu saatte burada.
k: içiyorum bilader.
y: afiyet olsun. bak bende içeceğim de param yok ya bana para lazım.
k: bir işte çalışmıyor musun?
y: yok bana göre değil çalışmak.
k: e nasıl geçiniyorsun?
y: babadan alıyoruz arada bir para, birde neyse. para versene hacı bana.
kahramanımız biletini ve biraları gösterir "ahanda son paralarım bunlardı" der ve devam eder;
k: olsa verirdim kardeş bari sen mutlu olurdun gelirdin beraber içerdik. bize mutlu olmak harammış.
y: sende dertliymişsin be kardeş.
k: dertte kelime mi? sevdiğim kızı başkasına verdiler be dostum, en çok koyanda kızın buna karşı çıkmaması anlayabiliyor musun? bizde geldik buraya iş icabı, geri dönesim yok, o şehire ayak basasım yok bilmem anlatabiliyor muyum?
y: anladım be kardeş, neyse sana afiyet olsun.
der ve yankesici uzaklaşır. kahramanımız biralarını bitirir ve yoluna koyulur, yankesicimiz başka bir elemana salça olmaktadır ve tartışmaktadırlar. kahramanımız oralı olmaz ve yoluna devam eder.
Aslında kahramanımızın anlattığı gibi bir derdi yoktur, kahramanımız iş icabı izmir'e gelmiştir ve kordon'da bira içmenin zevkini tatmadan gitmek istememektedir. kahramanımız çok iyi duygu sömürüsü yapmış ve elemana para kaptırmamış ve yahut yankesiciyle girilecek kavgada bıçaklı yaralanma riskinede girmemiştir.