fazla türk filmi izlemenin insana zararları

entry10 galeri
    1.
  1. iki sevgili varmış Hani insanın içini kıpır kıpır ettiren umut dolu bir
    sevgiymiş onlarınki. Evlenmeyi düşünüyorlarmış. Derken bir gün
    delikanlının yurt dışıina gitme mecburiyeti doğmuş. Kız gözyaşları
    içinde kalmış. Onsuz nasıl yaşayacağını bilemiyormuş. O zaman delikanlı
    cebinden bir yüzük çıkartmış ve demiş ki 'Ben iki yıl sonra döneceğim.
    Eğer döndüğüm güne kadar parmağından bu yüzüğü hiç çıkartmazsan beni
    gerçekten sevdiğini anlayacağım ve hemen evlenecegiz.' Genç kız çaresiz
    kabul etmiş. Çocuk gitmiş.

    Kız yüzüğü hiç ama hiç çıkartmamış. Taa ki... Taa ki sevgilisini
    karşılamaya gittiği güne kadar. O gün rıhtımda durmuş kendisine
    nişanlısını getiren geminin kıyıya yanaşmasını izliyormuş heyecanla.
    Birden güvertede delikanlıyı görmüş. Yüreği ağzına gelmiş. Sevinç içinde
    kendisini göstermeye çalışmış.

    Elini cebinden çıkartıp sallayayım derken "şıp" diye bir sesle irkilmiş.
    Yüzük parmağından düşmüs, denizin derinliklerinde kaybolup gitmiş! Ne
    yaptıysa, ne söylediyse delikanlıyı ikna edememiş. Çocuk kızı terk
    etmiş. Zaman geçmiş.

    Kız bir gün hep nişanlısıyla birlikte gittikleri balıkçıya uğramış.
    Birde bakmış ki delikanlı orada! Hemen yanına yaklaşıp olanları
    anlatmaya çalışmış. Delikanlı ilk başlarda biraz soğuk davrandıysa da
    sonunda yelkenleri suya indirmiş. Uzun ayrılığın getirdiği özlemle
    birbirlerine sarılmışlar. Mutluluk yüzlerinde okunuyormuş adeta. Bu
    olayın şerefine hemen yemek sipariş etmişler. Bir kaç dakika sonra bir
    tabakta balıkları gelmiş. iştahla çatal bıçağa davranmışlar.

    Balığı kestiklerinde içinden ne çıkmış dersiniz?

    Yüzük dediniz değil mi?

    Bilemediniz.

    Kılçık.

    *.*
    2 ...
  1. henüz yorum girilmemiş
© 2025 uludağ sözlük