take the time

entry11 galeri
    10.
  1. bir adet dream theater eseri. Ama nasıl bir eser...
    Bu şarkıyı alıyorsunuz, morali bozuk bir insana dinletiyorsunuz. Anında etki ediyor. yüzde yüz çalışıyor!
    Morali bozuk arkadaş sızlanmaktadır. 'abi hatunu haçırdım ühüğğh', 'lan ben bu dersleri nasıl toparlıycam hiyağğğ' veya 'ayyyh tırnağım kırıldığaaa'. Tamam, sondaki olmadı. Neyse, morali bozuk arkadaşa bir doz take the time veriyoruz. 'i need a new voice, new law, new way' diyor james labrie ve arkadaş şarkıya kapılmaya başlıyor.
    ve işte büyülü an: ' i think its time for a change'
    Burada, kişinin içinden anlamsızca yükselen sağa sola zıplama isteği bastırılamayabilir, aman dikkat.
    Son olarak, 'find all you need in your mind, if you take the time' var. Yani güç senin içinde diyor bir nevi. Hatunu kaçıran arkadaş yeni kız aramaya endekslenmiş, dersleri toparlayamayan seneye inşallah diyor, tırnağı kırılansa hala ağlıyor. Tırnağı kırılan kız, çek git entrymden.
    Her dream theater şarkısı gibi gaz mı gaz bir şarkı. Ancak diğerlerinden biraz farklı gibi. O farkın ne olduğu bilinmiyor.
    son uyarı: aralıklarla dinlendiği zaman koy göte rahvan gitsin düşüncesi kalıcı kılınabilir, ancak arka arkaya dinlemek oldukça sakıncalıdır. bir yerden sonra portnoyun aksak ritminde headbang yapmaya çalışıp boynunu sakatlayan gençler görülmüştür.
    0 ...