işten, okuldan vs bir çıkış saatiniz hep aynıdır. şansa bak ki sizinle yakın saatlerde çıkan bir grup insan daha vardır. şoför ilk birkaç sefer paso sorduysa 4'üncü seferde bırakmıştır. sonra yüzüne güneş geleceğini bile bile cam kenarına oturan 13-14 yaşlarında küçük bir kız... liseli, esmer, gözlüklü bir oğlan daha. koca bir sene onlarla gidersiniz. ta ki siz veya onlar mezun oluncaya kadar. bir gün bileti basarsınız, çevrenize bakınarak ilerlersiniz, bizim justin bieber hayranı liseli kızımız, gözlüklü, nike çantalı esmer oğlumuz, küçük şirin kızımız yoksa yanlış otobüse bindiğinizi sanarsınız. kulaklığı takar tedirgin tedirgin otobüsün üstünde kaç yazıyordu ya diye düşünmeye başlarsınız. ve karşıdan kıçında 5 karış etekli kızımız (evet bu o küçük kız), sağ kulakta küpeli, saçları cix ve mavi lens takmış oğlumuz (çalışkan çocuk sanırım liseli olmuş) ve 296'nın olmazsa olmazı iyice emolaşmış üniversiteli kız gelir. rahatlarsınız. meğer çevremi ne çok sahipleniyormuşum!