susmaktan şikayetçiyim en az söylemlerinin belirsizliğinden şikayet ettiğim kadar. uyku düzenimi yeniden yitirmemi sağlayan sen. rüyalarda bile yalnız bırakmayan yine sen. paradoksları severdim de böylesine katlanamıyorum sanırım. eğlenceli bir tatile ihtiyacım olduğunu farkettim sayende. eğlence kültürü yalnızlaşmaktan geçen beni her gün daha fazla yıkıyorsun. karşıdaki sandalyeye "kim olduğumu" oturttum, konuşuyorum onunla devamlı. aramız ne kadar iyi olursa olsun belirsizliğinde tadı kaçtı bilesin. kırılmam, yenilmem, yok artık deyişlerimin altında eziliyorum. affına sığınmak isterdim fakat kontrolümü öyle bir yitirdim ki fire vermekten toz parçalarına dönüşmüş gibiyim. gibi demişken, sahi sen ne gibisindir acaba? ya da kimsindir yüceltilmiş parlayan varlık? üç öğün susuşlarımı yutarken, başa sardırıp dikkatini geri çekmemen niye? cevaplarını duymak istemiyorum, sadece dinlemeni istiyorum. nasılsa sen dinlerken, ben yine seni farkedip durgunluğunla yeniden girdapları yaratacağım. biraz fikirlerini boyaman şart. kırığın çapı genişledikçe bir yön seçmem gerekiyor. kabullenmek ya da kabullenmemek. keşkelerle savaştırma beni.