ne güzel söylerdik çocukken dayamak yok! diye. daha beyaz kot pantolonlar moda olmamış, bizim mahalle dizisinin barettası'na güldüğümüz vakitlerde, çocukken sokak çeşmesinde sıraya girmekten daha önemliydi bu söz: dayamak yok!
sokak çeşmesinden en önce su içme yarışında söylenen bu söze hiç riayet etmedik biz. diyelim ki ettik! tek kalan temizimiz, ağzımızdan daha pisti elimiz; toz, toprak. maşrapa desen içinde evladiyelik yosun yumağı.
elimizden, maşrapalardan daha temiz ağzımızın kaldığını gösterme yöntemi, bir diğerimize göre çok iğrençti; musluğa dayardık ağzımızı, öle bayıla içerdik.