Ahmet vefik paşa'dan, gaspıralı'ya, mimar kemaleddine oradan Cumhuriyetin en önemli kurucularından Akçura'ya, akçura'dan, Mahmut esat bozkurt'a, bozkurttan Togan'a, Togan'dan biricik öğrencisi Atsız'a, atsız'dan şehit necip Hablemitoğlu'na bağlıdırlar. Türkiye'de güzel ne varsa, iyiye dair ne varsa, çağcıllığa dair ne varsa inşaa etmiş bir ülkünün neferleridirler. Yürekleri Samsun'da atarken, kırım'dan beslenmiş, sakarya'da ölüme doğru atılırken Bakü'den can suyu almış, Kore'de ölürken ahıska Türkleri için ölemediklerine üzülmüş, PKK ile uğraşırken kimileri hiç korkmadan karabağ'a can vermeye gitmiş, birileri filistin diye inlerken Türkmeneli için göz yaşı dökmüş, doğu türkistandan makedonya'ya büyük bir ailenin ferti olmanın bilincinde dünya geleceğine her şeyiyle kendi kendine yetebilen Türk dünyası için başkoymuş ve aynı dili konuşan herkesin muasır medeniyet seviyesinin üstünde olması için çabalamak isteyen fikriyatın büyük ya da küçük savunucularıdırlar.
benim de milli duygularım var bik bik ama Türkçülük başka bir şey bik bik diye inleyen köpeklere ise yanıt vermek yersizdir. O köpekler bilmelidirler ki bugün o milli duygularım var diye iddia ettiğin duygularını yaşatanlar 1800lerden 1900lerin ortalarına kadar var olmuş Türkçülerdir. bugün de duruşlarıyla ciddi manada her Türkçü türkiye'nin en akıllı, en bilgili en yenilmez ve en dirençli insanlarıdırlar. Nitekim bu yüzden de Necip hablemitoğlu gibi şehit edilirler sokak ortasında, veya silivri zindanlarına atılır kimileri ve orada çıkarılmayacasına tutulurlar engin Alan gibi.