--spoiler--
ünlü bir şarimizin (şimdi hangisi olduğunu hatırlayamadım) bulunduğu bir ortamda şairimize yakın oturan bir genç gayet sesli şekilde osurur. sonra vaziyet çakılmasın diye oturduğu sandalyeyi oynatıp sandalyenin ayağını yere sürtme yoluyla ses yaparak olayı kamufle etmeye çalışır. şairimiz de taşı gediğine koyar:
- hayrola delikanlı, şimdi de deminkine kafiye mi uyduruyorsun?
--spoiler--