Müzeyyen Yanık Baş: Merhume Müzeyyen Hanım bu başlığa ikinci kez bir entry ile giriyor. Kendisi ne yazık ki 29 Temmuz günü kocası tarafından öldürülmüştü.
bu sefer konu olmasının sebebi ise polislerimizin ölümünden 3 ay sonra kendisinden sonra gelen koruma talebine olumlu cevap vererek evine gitmesi...
Polisimizin bu konudaki hassasiyetinin bizlerden bile düşük olması hayli düşündürücü. Yani Müzeyyen Hanım'ın öldürüldüğünü biz biliyoruz ama polis bilmiyor.
Yine de burada çok konu olmaya 2 ayrıntı daha var.
Müzeyyen Hanım'ın katili olan kocası Harun Baş daha önce kan davası nedeni ile 3 kişiyi öldürmüş ve 8 sene hapis yatıp çıkmış.
Kimseyi incitmek istemem ama 3 kişinin katili ile evlenirken içiniz ürpermez mi? Ne itti bu kadını böylesi bir evliliğe... Bu biiiir...
Peki ama 3 kişiyi öldürüp 8 sene hapis yatıp çıkmak nasıl bir adalet anlayışıdır.
Belli ki bir sürü hafifletici sebep, meşru müdefaa ve iyi hal indirimi verilmiş.
Bu adamın serbest kalıp bir kişiyi daha öldürmesini nasıl karşılıyor acaba kanun koyucular?
Yani sadece şike yaptığı için yüzlerce yıl hapis istemi ile yargılanan insanlar var, suçu belli olmadığı halde 3 - 4 yıldır tutuklu adı altında hapis yatanlar var.
Ama nasıl bir iş ki 3 kişiyi öldüren 8 senede serbest kalıyor.
Serbest kalması da bir yana, 3 kişiyi öldüren bir adamı sokağa salırken bir psikolog gözetimine dayandırarak yollaman gerekmez mi?
Bakalım bu adamın ruh sağlığı nasıl diye düşünen yok mu? Yahu sonuç olarak 3 can almış birinin psikolojisinin kontrolü gerekmez mi?
Ölen öldüğü ile kalıyor bu ülkede...