hayat bana bir oyun oynuyor. bu oyunun birinci ayağı sendin, mutluluğun zirvesi evresi. sonra gittin, mutsuzluğun dibi evresi. zaman geçti, güçlenme evresi. biraz daha zaman. insanlara güvenini kaybetme ve onları kullanmayı öğrenme evresi. sonra karşıma çıkan sana çok benzeyen biri, ve onu kullanma evresi...
gönlümde yarası kaldı yaşadıklarımızın. bu yüzden daha iyi adapte oldum hayata galiba. bu yüzden hiç olmadığım kadar güçlüyüm ve herkesi defedebiliyorum. bu yüzden seçilmiyorum, seçiyorum.