bu işin en iyileri diye bilinenlerinin bile; insanı zıvanadan çıkaracak ve hafızadan silinmek istenen anıların üst sıralarına yerleşecek özellikte hizmet kalitesi sunduğu işkolu.
keşif ve anlaşma için eve gönderdiği; elinde ajanda, boynunda havalı firma kimliği, üzerinde firma logolu üniforma bulunan elemana rağmen taşınma günü gelip çattığında, her şeyin balkabağına dönüştüğünü görürsünüz.
özet geçerek o güne bir göz atarsak;
amele pazarından toplanmış, üst baş perişan, kesif kokulu, yetersiz sayıda vasıfsız elemanlar, eski türk filmi karesinden fırlamış, ayakkabı arkasına basmış hüseyin baradan tipli şoförle beraber kapınızda beliriverir.
öfff ne çok eşyanız varmış fırçasını attıktan sonra; iki oturma grubu, portmanto ve yatak odası olmamasına karşın resmen hallaç pamuğu atar tarzda eşyalarınızı kamyona yüklemeye başlarlar.
beni takip et demene rağmen, koca e5 te yer ile yeksan olup, yolu bulamadık diyip 3 saat rötarla yeni adrese gelmeleri de işin bonusudur.
kamyon boşaltılmaya başlandığında sürprizler de devam eder.
elinle sarıp üzerine dikkat kırılacak diye belirttiğin avizen şangırdayarak boş bir yere bırakılır. çığlık atarak ne oldu buna diyecek olursun; "ambalajı sen yapmışsın, adamlar ne bilsin, yer kalmamış, en üste koyup üzerine oturmuşlar" diye ağzının payını alırsın.
gözlerin dolmuş bir vaziyette daha avize şokunu atlatamadan; yıkayıp özenle ambalaj yaptığın çatal/kaşıklarının banyo paspaslarınla beraber delinmiş poşetin içinde kamyondan yerlere döke saça geldiğini görünce bayılmamak için derin nefes alıp yere düşenleri toplamaya başlarsın.
fırının alt kapağının kırılması, buzdolabının sağ yanının içeri göçertilmesi...
lafın kısası bu adamlar sayesinde paranla rezil rüsva olursun.
