annenin evlatları arasında ayrım yaptığı gerçeği

entry81 galeri
    16777213.
  1. başlığı gördüğümde gülümseyip "hadi ordan be, anne evlat ayırmaz" demek istediğim, ama bizzat yaşayan biri olarak gözüme toz kaçırtmış başlıktır.
    kardeşimle aramızda 3 yaş olmasına rağmen, ablalık misyonunu çok küçükken sırtlanmış olmalıyım. annem, o kadar çok döverdi ki beni bazen beni döverken yorgunluktan yığılırdı kanepeye nefes nefese. yada bazen ben sızardım acılar içinde. işte bunun minik bedenin etlerinden çok, o zamanlar adını bilmediğim ama artık emin olduğum gururunu acıtmasının ne demek olduğunu çok çok iyi bildiğimden, hiç dövdürmedim kardeşimi benim yanımda. annem ona vuracağı zaman atlardım annemin önüne henüz 5 en fazla 6 yaşındayken. onu, annemin acizlik okları fırlattığı gözlerinden ve o zamanlar üzerimden çekmesi için tanrıya (!?) dualar ettiğim ellerinden korurken yeni darbeler alırdım bedenimden çok benliğime. gel zaman git zaman o kadar normal bir hal aldı ki bu, annem kime kızarsa beni dövmeye başladı. babama kızdı beni dövdü, babaanneme kızdı beni dövdü, dedeme kızdı beni dövdü, kayınbiraderlerine-görümcelerine kızdı beni dövdü, abilerine-yengelerine kızdı beni dövdü. yıllar o zamanlarda ki bana göre ağır, geriye dönüp bakan şimdi ki kadına göre hızla ilerledi. akıp geçen seneler boyu, yeni okullara giden, yeni arkadaşlar edinen, yeni çevre içerisine giren ben, aile ile ilişkilerimi minimum tuttum (bilinçsizce). tüm bunlar olurken bana azap olan annem, anneliğini benim üzerince tecrübe edip beğenmemiş olacak ki kardeşime "gerçek" bir anne olmuş. saçlarını okşamış, ona sarılmış. öpmüş çokça, koklamış. oturmuş onunla sohbet etmiş, ellerini tutmuş, saçlarını taramış. onu alıp gezmelere gitmiş, hep onun sevdiği yemekleri pişirmiş. hep onu sevmiş, hep onunla gurur duymuş. yalnızca onunla konuşurken cümlenin başına yada sonuna "annecim" eklemiş. onun gözyaşlarını silmiş, onun acılarına ilaç olmuş, onun yaralarını sarmış. onun için ortaya attığım minik bedenimi ona unutturmuş, onunla aramıza duvarlar örmeye kalkmış, başarmış da. annem, aslında benim hiç annem olmamış, sadece ve her zaman onun annesi olmuş.
    bir kaç yıl evvel 5 yaşında olan kızım bile bunu farketmiş olacak ki hepimiz birlikteyken;
    - anneanne, sen neden teyzeme bakarken böyle (gülümseyen yüz ifadesi takındı) bakıyorsun da, anneme bakarken böyle (kaşlarını çatıp dudağını yarım büktü) bakıyorsun? annem sana ne yaptı ki?

    o ana kadar içten içe beni yiyen ama yine de inanmamak için direndiğim, kıskandığım için kurguladığımı sandığım tüm bu gerçekler, balyoz gibi indi kafama. işte ben o zaman bir annenin aslında evlatları arasında ayrım yaptığını ve bunun için hiçbir nedene ihtiyaç duymadığını anladım. işte ben o zaman yıllarca anneli bir anasız olduğumu sindirdim.
    114 ...