fakirler aslında çoktan saldırmaya başladı yaşama. kapkaç, terör, tecavüz, soygun vs. her türlü artış gösteren suç oranı fakirlerin sistemden bir şekilde pay alma çabasıdır. işini yoluna koyup, mevcut partiler ve bürokrasiyle ilişkilere geçebilen fakirler ise işte parti ilçe delegeleri, parti üyeleri vss.dir. bu insanlar türlü oyunlarla sistemin çarklarından beslenerek, taşeron mütahit, uzak semtte büfe sahibi, iskide bilmem ne gibi yerleri kapmaya başladılar. ve bunlar sistemden pay almaya başladıkça, beraberinde getirdikleri cahil, köylü ve eğitimsiz tarafları yaşamımıza muhafazakarlık, dincilik olarak yansıyor. bugün yaşanan 10-15 yıllık islamcılaşma, milliyetçiliğin yükselmesi süreci aslında köylü kitlelerin "artık biz de sistemden pay istiyoruz" demesidir. klasik sağ partilerde pastayı yiyenlerden yer bulamadıkları, solun da kendi içinde debelenmesi nedeniyle, maalesef dinci ve milliyetçi bir koldan gelerek sistemden pay almaya başlamışlardır. kitleler doydukça, dincilik te, milliyetçilik te hafifleyecektir. unutmayalım, taksidi olan, kredi kartı borcu olan, arabayı yenilemeyi düşünen adam yaşamını riske atarak daha da radikalleşemez, sisteme entegre olmaya, yumuşamaya başlar.