pucca'nın günlüklerini okumadım. kitabını da... ve twitter'da da hiç takipçisi olmadım...
ama malum popüler kültür ve sosyal medya ağları sayesinde izlemediğiniz diziyi a'dan z'ye bilir, dinlemediğimiz şarkıcıyı öğrenir, vs bir durumumuz var ya ben de biliyorum artık bir şekilde pucca'yı ve tarzını...
diyeceğim odur ki kimliğini açıklamadan önce hayali bir kişilik gibiydi, kitaplardan fırlayan karakterlerden herhangi biri, ve tabi özgürdü de yazdıklarında...
şimdi ete, kemiğe, bir isme büründü... işi zor... yazmak istediklerini de artık yazamadığını, yazım dilinin bile değişeceğini kimliğini açıkladıktan sonra işinin eskisi kadar kolay olmayacağını tahmin etmek de hiç zor değil.
keşke bir şeyler gizli kalmayı başarabilseydi... pucca, ün ve şöhrete dik durabilse bu ışıltılı sahte dünyanın davetini elinin tersiyle itebilseydi...
ve son olarak keşke ünlü olma dürtüsü selen ışık'a altın yumurtlayan tavuğu kestirmeseydi ve pucca için sonun başlangıcını kendi elleriyle hazırlamasaydı...