gizem yüksel

entry67 galeri
    47.
  1. bundan birbuçuk ay önce, pazar günü geç geldik eve.

    sobanın üstünü bir gün önceden tüttüğü için kapatmışız, hani uyuyan sobalar varya o model bizim soba uyuyor. eve girince elimi üstüne tuttum sıcak bayağı, kömür hala kor halinde. havada nasıl soğuk zaten dışarda üşümüsüz. oturma odada yatalım diyoruz yatak oda çok soğuk. açıyoruz çekyatları kızımla ben birinde eşimle oğlum diğerinde uyuyoruz.

    saat sabaha karşı dört civarı dört yaşındaki oğlumun ciyaklamayla karışık ağlamasıyla uyanıyoruz. allah allah diyorum ne oldu bu çocuğa? durduk yerde kusmaya başlıyor bizim ufaklık. başımızda nasıl ağrıyor hani bildiğin kafamın içinde taş kırıyorlar. kızım eşimde aynı şeyi söylüyor onlarında başında inanılmaz bir ağrı var. ufaklık kusunca sakinleşiti ona soruyoruz herhangi bir derdi yok.

    eşim ayağa kalkıyor ve yere yığılıyor. dehşete kapılarak anlıyorumki sobadan zehirlenmişiz. bilinci yarı kapalı olan eşimin elini yüzünü yıkıyorum. camları açıyorum sonuna kadar. bu arada kızımda yığılıyor yere. allahtan ben idare edebiliyorum ayaktayım yani düşmek sendelemek falan yok. gerisi açılan telefonlar hastane serum ıvır zıvır.

    bu anasını sattığımın zehirlenmesi öyle garip öyle sinsi lanet birşey ki hiçbir şey anlamanız mümkün değil. biz şanslıydık ufaklık bizi ölümden kıl payı döndürdü. şimdi düşünüyorumda o gece bize bir şey olmasaydı da çocuklarımın başına bir şey gelseydi ne yapardım?

    gizem ve ablası bizim kadar şanslı değil. anne ve baba için çok zor durum, şimdi atılır o şofben, bacası havalandırması yeni baştan yapılır, belki banyodan çıkarılır balkona konur şofben ama ne fayda.

    tek teselli şayet oda teselli sayılırsa acı çekmediğini iyi biliyorum hiç bir şey hissetmedi buna eminim.

    rabbim anneciğine babacığına kuvvet versin.
    0 ...