sözlük yazarlarının itirafları

entry163160 galeri video563 ses32
    38122.
  1. yer: hakkari yüksekova esendere sınır karakolu

    aylardan ekim...

    terör örgütünün bi'çok kişiyle karakolu izlemeye aldığı, çobanıydı muhtarıydı korucusuydu köylüsüydü.. anlayacağınız onlarca kişiyi tehdit ederek karakol hakkında bilgi toplamalarını istemiş; sınır karakolu olduğundan ötürü kendilerince türk silahlı kuvvetlerine ve hükümete "sınır bizim" mesajını vermek için aylar süren teknik istihbarat sonucu baskın yapmaya yeltenirler.

    eh tabi bizimkiler armut toplamıyor...

    karakol komutanımızın bir sözü vardı "-bu karakolun kapısına babanız gelse deseki oğlum ben baban- inanmayacaksınız! asla ve asla şüpheciliği elden bırakmayacaksınız! bunu böyle bilin!"

    neyse gerekli telsiz dinlemeleri ve çeşitli unsurlarla karakola baskın yapılacağı kesinleşir ve hakkari dağ komando tugay komutanlığından 1 tim jandarma özel harekat karakolumuza intikal eder.

    ve tüm personele "kesinlikle ama kesinlikle düşman el bombası mesafesine girinceye kadar ateş etmek yok!" emri verilir. bilmeyenler için elbombası mesafesi 35-40 metredir (fırlatma uzaklığından sonraki etki mesafesi)

    oysa personele pek tabi "düşman 100 metreye girdiği an verin süngüyü" de denilebilirdi ama tamamen profesyonel ve soğuk kanlılık gerektiren yolu seçti komutanlarımız.

    saat 04:30...

    iki el kaleş sesi duyulur... taciz ateşidir bu. yani tepkiye ve tepki süresine bakar teröristler... sonra nizamiye kapısına bir anda yoğun birşekilde ağır silahlarla ateş açılır.

    burada da tecrübe konuştu... nedir o?

    eğer bir bölgeye ağır ve yoğun şekilde bir ateş açılmışsa "bilinmelidir ki sızma vardır/yapılacaktır" sizi o yöne çekmek/oyalamak istiyorlardır.

    tüm personel böylesi bir durumda bile soğuk kanlılığını koruyarak yapması gerekeni yaptı... hava aydınlanmaya yakın çatışma durdu... hoş çatışma durdu ama hertürlü tuzaklamalara karşı da önlem alınarak ateş edilen bölgelere intikal edildi...

    sonuç: kimisi parçalanmış 4 vatanhaini leşi...

    tabi incelemeler bununla da sınırlı kalmadı... yaralanan ve kaçtığı düşünülen teröristler için geniş çaplı arazi taraması yapıldı.

    ve asıl bomba!!!

    yaralanan bir terörist köy muhtarının ahırında bulundu... yaralı terörist karakolun üst bölgesine götürüldü orada mermi yaralarına tampon yapıldı ve sorgu başladı...

    adın ne?

    doğum yerin neresi?

    buraya nereden geldin?

    başka kimse var mı?

    daha gider bu böyle...

    şimdi seni adalete teslim etsem dağdakinden iyi yaşayacaksın... günde 3 öğün yemeğin verilecek.. yatağın olacak yastığın olacak... şimdi bu adalet sana 100 sene verse ne olur? vermese ne olur? sen gel benim adaletime sığın ve bildiğin ne varsa anlat!

    ...bölük komutanımızın saatlar süren uğraşlarına rağmen teröristin bilgi vermemesi sonucu çatışmada ele geçirilen kaleşnikof ile bismillah sol kolunu omuzdan itibaren dırrrrrrt tarayarak koparttı. tabi o inlemeler vesaire çok bed bişey... terörist bile olsa karşındaki insanın içi cız ediyor. sonra?

    karakol komutanı bölük komutanına: komtanım ne yapalım?
    bölük komutanı: bırakın şerefsizi kan kaybından gebersin!
    karakol komutanı: peki ceset?
    bölük komutanı: yakın arkadaş yakın!!!

    not: muhtar götünü yediğim ayağı yaptı tabiki.. "zorla ahırıma girdi, silah zoruyla yaptım hepsini" dedi... ama o canını sevdiğimin türk adaleti terör örgütüne yardım ve yataklıktan o kansız köy muhtarını içeri attı.

    öyle işte sözlük... askerlik sınırda böyle...

    edit: yaşadığım ülke türkiye cumhuriyeti devleti olunca haliyle ottan boktan şeylerden ötürü insanların soruşturma geçirdiğini, cezaevine koyulduğunu, basmadıkları kitap yüzünden hüküm giymelerinden ötürü bu yazının tamamen yalan olduğunu belirtiyim. böyle yazıyorum ki ileride bir soruşturma geçirmeyeyim diye... hoş siz gene de gerçek olduğunu bilin ama inanmayın. inandığınız için soruşturma geçirirsiniz falan durduk yere gerilmeyelim...
    5 ...
bu entry yorumlara kapalı.
© 2025 uludağ sözlük