kimi iskandinav mit ve kuzey folkloründe, "kudretli yaratıcaya kafa tutacak kadar" güç sahibi bu iblis, trajikomik şekillerde alaşağı edilir!
günlerden birgün, kuşları vurmayı asla beceremeyen bir avcı, iyi bir avcı olma karşılığında ruhunu şeytana satar. şeytan yedi yıl sonra onun ruhunu almaya gelecektir ve şeytanın adamın ateş ettiği kuşların tümünün adını bilmesi gerekmektedir, yoksa anlaşma geçersiz kılınacaktır. o günden sonra avcı hiçbir hedefini ıskalamaz ve çok para kazanır.
yedi yıl dolduğunda, adam olanları karısına aktarır. ikisi kafa kafaya verip, şeytanı altetmenin yollarını aramaya koyulurlar.
kadın soyunur, tüm vücudunu pekmez ile kaplar ve tüyden yapılmış, bu amaç için açılmış yatağın üzerinde yuvarlanır. sonra hoplaya zıplaya kocasının şeytanla konuştuğu tarlaya gelir. şeytan onu görünce; "işte bir hedef! vur onu!" der. "elbette vururum!, ama önce sen bana kuşun adını söylemelisin, yoksa anlaşmamız iptal olur!" der, adam. şeytanın elinden bir şey gelmez, zira; hayretler içerisinde kalmıştır. böylece, şeytan: avcı ve eşini nerdeyse boğacak kadar yoğun bir duman arasında bırakarak ortadan kaybolur.