Brotherhood'u müthiş kasan bir bilgisayara sahip biri olarak, küçük bir çılgınlık yaparak bir kaç güne almayı planladığım oyun.
şöyle izliyorum internetten videolarını, abi adamlar harbiden uçmuş.
demek istediğim istanbul falan değil, zaten oyunun istanbul'da geçmesi beni pek enterese etmedi. beni asıl senaryonun kalınlığı çekti.
şimdi usta, şu konuda anlaşalım, bu oyun, oyun tarihinin en derin senaryosuna sahip oyun. pek çok efsane oyun gördüm (max payne, gta, cod, bf, half life) ama hiç birinin böyle bir konusu olmadı. bu oyun resmen yaşayan bir oyun, günümüzü ilgilendiren meseleleri metafizik boyutunda işlemiş.
bu oyunda ne ararsan var,
masonlar var,
tarih var,
din ve mitoloji var,
insanlığı kontrol etme var,
bizden öncekiler var (tahminlerim var),
yasak elma var,
insanlığın en büyük sırları var.
tabii ki bir oyuna inanmak saçma olur, lakin oyunun gerçekten ilginç noktalara barnak bastığı çok açık.
konu git gide açılıyor, sonunda dinlere bile giriyor. hacu işte beni en çok çeken bu oldu. benim gerçekte inanılmaz merak ettiğim şeyleri kendi yorumlarıyla anlatmışlar oyunda. ama çok yavaş anlatıyorlar, işin kötüsü o.
ilk oyunda gördüğümüz tek şey, elma * , abstergo şirketi ve onların dünyayı kontrol etme planları, denek 16'nın * verdiği enteresan mesajlar.
mesajlara bakalım, öncelikle fazla açmayacağım, zaman yok zaten, saate bakın amk. neyse, yere kanla çizdiği tek gözlü piramit, ra abimizin gözü, elmalardan oluşan piramit ve en üstteki parlayan elma. oyun burada zaten "masonik" bir şeylerin olduğu mesajını veriyor. oyunda düşman "tapınakçılar". abstergo tapınakçıların yeni hali, o zaman abstergo illuminati. hadi bakalım, kafayı yedik, hayırlısı.
ikinci oyunda ezio uçuyo kaçıyo, elmayı arıyo, papayı filan dövüyo. buraya kadar her şey iyi, lakin ulan düşmanın tapınakçılar değil mi? kilise tapınakçıların mı? ama eskiden tapınakçılar ile kilise kavgalı değil mi idi? benim devreler burada yanıyor, anlamıyorum. dan brown abimize göre da vinci'de mason. o zaman oyunda düşman mason değil. anlamıyorum lan, oyunda kim kimi sikiyor, anlamıyorum.
neyse efendim, adem ile havva'nın kaçış bölümü ise daha bir enteresan. çünkü bir yerlerde satanistlerde "adem ile havva'nın tanrının yanında esir olduğu, şeytanın da bunları kurtarıp dünyaya getirdiği" inancı var. oyunda bu durum büyük benzerlikler taşıyor, adem ile havva, önceki gelenler dediğimiz grup tarafından esir tutuluyor, "yasak elma"yı yani piys of idın'ı alıp kaçayi. tek farklı olan nokta "tanrı ve şeytan" kavramının olmaması. adem ile havva kendileri, daha üstün bir ırktan kaçıyorlar. illuminati üyelerinin de aynı inanca inandığı söylentileri dolanmıyor değil.
geldik bıradırhud'a. bu oyun da çok yabana atılacak bir oyun değil. lakin ben bu oyunda fazla bir şey göremedim. genel olarak elma kovalamacası, cesare ile sevişme durumları hakim. oyundaki herhalde en ilginç kısımlar sadece desmond kısımlarıdır. desmond abimizin sabjekt siktiin ile konuşmaları "o kız düşündüğün gibi biri değil!" demesi (veya benzer bir şeyler gevelemesi), ardından juno ile karşılaşmamız, juno'nun bir boka cevap vermemesi, sadece lusi'yi oyundan siktirip atması, beni biraz üzdü. yok lan, o sarı kıza ne üzüleceğim, ben adam gibi bir şeyler konuşmadığı, bizi meraktan sikerttiği için üzülüyorum. neyse, elma'yı tuttuğunda beliren tek gözlü piramitler de bize yeter...
asasins kıriid reveleyşıns, işte serinin en çok merakta bırakacak finali bu oyunda. öncelikle oyunu oynamadığımı söylemek istiyorum (bunu biliyorsunuz zaten) ama yaklaşık 20 tane 10 dakikalık videosunu izledim, finalini izledim. genel olarak beni asıl ilgilendiren "sır konusu olan senaryo" bölümünü fazla göremedim. zaten çin çükü kadar ingilizce bilgim var. söylendiyse bile anlamamışımdır. neyse efendim, oyunun sonunda desmond abimize ak sakallı bir dede gözüküyor, anlatıyor da anlatıyor, ama şerefsiz ingilizce konuşuyor, ben bir bok anlamıyorum. ama şu video ardından gelince, insan istemese bile durumu çakıyor;
aman allah'ım! bu nasıl bir finaldir? ubisoft resmen merak duyularımıza suşi çubuğu sokmak suretiyle beynimizi çiğ çiğ yiyor! biraz internetten araştırdıktan sonra bu yok olan insanların "bizden öncekiler" olarak adlandırılan bir kavim olduğunu öğreniyorum. bir şekilde bu kavim veya millet veya uygarlık veya ırk artık ne haltsa yok ediliyor (ak sakallı dede ve saz arkadaşları ile birlikte). ardından yağmuruynan, suyuynan, dünya normale dönüyor ve insanlar geliyor.
şimdi biraz daha açalım konuyu, insanlardan önce gelen kavim kimdir hacular? ehüeheüehü, anladınız siz onu, gece gece korkutmayın amk. * anlarsanız ak sakallı dede "önceki kavimi yok ettik" diyor (kopya çekiyorum şu an) kim bunlar? tanrı mı? eski insanlara göre öyle değil mi? juno, minerva. ama ikinci oyunda ezio, minerva'ya "siz tanrı mısınız?" ** diye sorduğunda "ahahahahah! aklını yediğim, hayır değiliz. biz önceki gelenleriz" diyor. video'da ise minerva'nın heykeli düşüyor. kim bunlar lan! kimin tarafındayız biz?
video'da asıl dikkatimi çeken başka bir şey ise "bebek". o "bebek", anladığım kadarıyla kurtulan kişi. hani afet ona doğru gelirken, başka biri onu kurtarmaya koşuyor. başarıyor mu bilemem, ama çalışıyor. bu ise bana biraz "şeytan"ın hikayesini hatırlattı.
oyunun geleceğinin nasıl olacağı hiç belli olmaz. bir bakmışsınız ac3'de masonların tarafındayız, bir bakmışsınız desmond sünnet oluyor (olur mu olur hacu). zaten şöyle bir mesele var, masonlar eğlence sektörünü ellerinde tutuyorlarsa, neden kendilerine karşı bir yapıma izin versinler. bu işte bir bokluk var hacu. zaten oyunda düşmanımız dolaylı olarak illuminati olsa bile, baş karakterlerin inanç sistemi masonik. örneğin adme ile havva'nın tanrıdan kaçması, oyunda tanrı olarak geçmese bile dolaylı olarak çok tanrılı hayatın bulunması.