Van'dan bir hekimin yazdıkları..Değerli meslektaşlarım. Van'dan merhaba. Afet ortamında ınternete ulaşamadığımdan deprem mesajlarını yeni okuyabildim
ve yeni yazabiliyorum.
Sağlık çalışanları açısından ise durum tam bir felaket. Depremin ilk gününden bu yana çok büyük özveriyle çalışan sağlık çalışanları artık tükenmiş durumda. 10 günlük rotasyon farklı ortamlarda telaffuz edildi ancak bırakın izine ayrılmayı, Erciş'e deprem çadırını ziyarete gittiğimiz 1 saatlik zaman diliminde bile başhekim tarafından aranarak hastanelere çağrıldik. Hastanemizin ilk depremden sonra sağlam olduğu söylenip hastanelere girmemiz istendi. Kolumu sokabileceğim kadar büyük yarıklar olan duvarlar sıvanarak hastanede hasta bakmamız istendi. Orada hasta bakmayı reddettiğimiz için çadırlar kuruldu ve halen hastalara soba bile bulunmayan çadırlarda bakıyoruz. Hastanemizde ve hepimiz görevimizin başındayız.
Konuştuğumuz idareciler sağlık bakanlığından rotasyona dair hiçbir belgenin ellerine ulaşmadığını ve yerimizi terketmemiz halinde idari soruşturma geçireceğimizi söylediler. Hepimiz perişan durumdayız.
Sağlık bakanı geçtiğimiz hafta anlattığımız sorunlara karşılık bize sadece konteyner müjdesi verdi. Ancak 1 ay sonra ne olacağımıza dair, geleceğe dair hiçbirşey söylenmiyor. Vanda su anda içine girilebilecek tek bir apartman dairesi bile yok. Depremden daha az etkilenen Edremit'te ev kiraları 2000-2500 tl.lere yükselmiş durumda ve bu halde bile boş ev yok.
Her şeye rağmen umudumuzu koruyoruz. Hekimliğin evrensel değerlerine sahip çıkmak adına her türlü zorluğa göğüs geriyoruz. Bu donemde bizi her gün arayıp ihtiyaçlarımızı soran adını sayamadığım tüm meslektaşlarıma buradaki tüm arkadaşlarım adına çok teşekkür ediyorum.
Bir sözüm de sayın sağlık bakanı ve sayın başbakana.
Dun saat 19.00 da bölge hastanesindeki UMKE toplantısına sorunlarımızı anlatabilmek için gitmiştik ve sayın saglik bakanım en azından bu durumda bizi dinleyeceğinizi ummuştuk. Biz salondan ayrılana kadar toplantıya gelmediniz. Arkadaşlarımızdan öğrendik ki; toplantıya katilmak için bizim gidişimizi beklemişsiniz.
Kaygılanmaniza gerek yok. Görevlerimizin başındayız. Tarih biz hekimleri de, sizi de yazacak. Sayın başbakanım, bugün tayın mayın yok beğenmeyen işini bıraksın diye buyurdunuz. Tam günlerle, KHK lerle zaten mesleğin üzerine sıfonu çektiniz. Bizi mesleğimize bağlayan siz değilsiniz, hekimlik değerlerimiz. Erciş'te bağıranların söyledigi gibi. Siz gideceksiniz ama hekimlik hep var olacak...