evli erkek

entry77 galeri
    35.
  1. bu basliga tekrar yazmamin sebebi; su #1373394 entryme yapilan elestiriden dolayi getirmek istedigim aciklamadan dolayidir.

    yukaridaki tanimlara göre sadece sosyal bir olusum oldugu; fakat dogaya aykiri bir durum söz konusu da oldugu apacik ortadir.

    dogaya göre bakilirsa; erkege hic uymayan bir iliski sistemidir. öncelikle insanlarin dogasina girilmeli ve su soru sorulmali. insanlar tek esli hayvanlar midir? söyle ki; dogada bulunan bir cok canli cok eslidir, tek esli olanlar da cok nadirdir ve her canlida da oldugu gibi insanlar da sadece üremek icin yasarlar. en güzel örnek olarak peygamberdevesi disilerini gösterebilirim. ciftlesme esnasinda, disi peygamberdevesi, erkeginin kafasini yiyerek onu öldürür. bir diger örnek olarak da volvoxu ele alabiliriz. ayrica xy-kromozomlarinin sayilari bile bize bir cok sey anlatabilirler.

    erkekler bir kadini taparcasina sevseler de mutlaka bir baska kadinla da beraber olmak isterler. aksi durumu ne yazik ki cok nadirdir. özellikle bayanlarin bunu daha iyi bilmeleri gerekli. hic farkina vardilar mi bilemem ama onlari deliler gibi seven erkekleri, onlarin yaninda bile caktirmadan ufak göz capkinliklari yapmaya devam ederler.

    erkeklerin dogasina inecek olursak, sperm sayisindan bile bunu anlayabiliriz. bir erkek, bir ay icinde yüzlerce kadini hamile birakabilir ama bir kadin bir ay icinde yüz defa yüz erkekten hamile kalamaz. bu erkeklerin üstünlügünü gösteren bir durum degildir, lütfen yanlis anlasilmasin; aksine bu sizi seven erkegin, aslinda size ne kadar sadik olabildiginin göstergesidir. eskimolarda söyle birsey vardir. her erkek, her kadinla beraber olabilir. kisacasi kim kime dum duma. sebebi ise; o soguk bölgede bir kadinin hamile kalma orani, nüfusu cok olan bölgelere göre daha azdir. tas devrinden önce de evlilik diye birsey yoktu. erkek kadini magaraya ceker, üreme islemini tamamlar ve cocuk dogana kadar kadinla ilgilenir ve hatta ayni esnada baska kadinlarla da ilgilenirdi, bazen hic ilgilenmez, kafasina göre takilirdi. hatta kadinlar cocuklarini tek baslarina büyütür, 30-45 yaslari arasinda da kötü beslenmeden dolayi veya dogum esnasinda kapmis olduklari rahatsizliktan dolayi yada gögüslerinde olusan cesitli hastaliklar yüzünden ölürlerdi. buradan da illaki erkekler bu sekilde olmak zorunda anlamini cikartmayalim, sadece evlenen erkeklerin, neden degistigini düsünen hanimlara yardimci olmaya calisiyorum.

    evli erkek günümüzde cok farklidir. o artik bir babadir, bir aile reisidir. sosyal yasamda belli bir yere sahiptir ve ödevleri vardir, bunlari yerine getirmelidir; aksi taktirde toplumdan dislanir. bunu da göze almamak icin mutlaka o ödevlerini yerine getirmeye calisir. aslinda her erkek gibi, her kadin da kiskanctir. sonucta kadinlar da insandir, sadece farkli hormonlara sahipler diye, farkli düsüncelere de sahip olacaklar diye bir kaide yoktur.

    sosyal yasamla beraber kadinlar da bir sekilde yasam anlayislarini degistirmis oldular. artik erkeklerin iradesi diye birsey olmamaliydi. kisacasi erkeklerin dogalarinin degismesi gerekliydi. gelisen teknolojiyle beraber, erkekler de artik avlanmak icin fazla uzaklara gitmek zorunda degillerdi, böylece magarasinda kalmaya devam edebilirdi ama unuttugu birsey vardi. o magarada birakmis oldugu bir kadin ve cocugu da vardi. sorumluluk almasini ögrenmeye basladi. erkek besin maddesi pesinde kosarken kadin da cocukla ilgilenmeliydi.

    günümüzde ise kadinlar da calismakta ve bir cok erkegin cocuklarla ilgilenmesi gerekmekte. kadinlarin kendi özgür iradelerini kazandiklarindan beri erkeklerin cocuklarla ilgilenirken bir cok sorunla karsilastiklari bir cok istatistiklerde yer almaktadir. bu da erkege gecmisten birakilan doga-güdüleri miraslarindan bir tanesine örnek olabilir. bu cümlede babalarin cocuklarla iliskilerinin kötü oldugu anlami cikarilmamali. aksine bir cok cocuk baba iliskisi güzeldir; fakat baba bazi noktalarda cocuktan uzaklasmak icin ugrasilar da verebilir.

    evlilik erkege bir cok sey getirmistir ama getirisi gibi de götürüleri de olmustur. erkekler daha cok eski yasamlarini sürdürebilmek icin can atarlar. evlilik sonrasi sorumluluk artar, artik sorumsuzca davranamazlar. bu da onlara bir tik agir gelir. eskisi gibi istediklerini düsünüp ve istedikleri gibi hareket edemezler, bunun yerine esleri yerine de düsünmeliler ve hatta eger varsa cocuklari icin de 3 kisi gibi düsünmesi gerek kilmaktadir. artik yasam mücadelesi eskisi gibi cocugu kadina birakip gidip, üremeye devam etmek diye birsey kalmamistir. ne yazik ki bir cok kadin erkegini de yanlis anlamaktadir. hatta buna oscar wilde´in cok güzel bir sözünü ekleyebilirim "kadin erkegini anlamali, erkek isie karisini sevmeli". erkegine bilgisizce yaklasip, onu anlamaya calismak yerine, daha fazla dirdirla bogarak hayattan sogutan kadinlar da vardir, üstelik erkegin dogasindan gelen özgürlügüne mudehale ederek onlari bogmak, bir cok evliligin de sonunu getirebilir. herseyin ayarini bilmekte fayda var.

    hic düsünüldü mü acaba? bir erkek neden evlilikten korkar? tabiki dogasina ters düstügü icin korkar. aslinda evlilik sonrasi; kendi cikarlari bir kadinin cikarlarindan daha fazladir, buna ragmen korku icinde evlenir.

    yukaridaki tanimlardan birisinde söyle birseyden bahsedilmis. 8 saat calisan erkegin eve geldiginde 24 saat calisan bir kadindan beklentileri bitmemekte gibi tanimlar. ne yazik ki bu da erkegin dogasina terstir. erkekler daha cok kendi islerini kendileri görmekten haz alirlar, günümüzde erkeklerin hantalligindan sikayetci olan bayanlar ise bunu yine kendilerine baglamalilar. sosyal toplumun kanunlarindan kendi cikarlari icin ve hayatlarini garantiye almis olan kadinlar ayni sekilde erkeklerin dogasinda olan tek tabanca hareketlerinin önüne gecip, onlara sicak yuva vererek, göclerden engelleyerek, ev islerini yaparak iyice hantallastirmislardir. bu da günümüze kadar bir gelenek olarak gelmis ve yerlesmistir.

    yazima burada son vermeden önce sunu belirtmeliyim ki; bu yazimda kesinlikle evliligin kötü birsey oldugundan bahsetmek istemedim. elimden geldigince iyi taraflarindan da bahsetmeye calistim. sadece gözlem ve bilgilerim dogrultusunda oldukca neutral bir yazi olmasi icin elimden geleni yapmaya calistim. basligina da "bir erkegin gözünden evlilik" diyebilirsiniz.

    dipnot: lütfen tartismalarinizi, yazidaki hatalari veya görüslerinizi özelden yazarak belirtin!
    3 ...
bu entry yorumlara kapalı.
© 2025 uludağ sözlük