bize verilen hukuk ve adalet anlayışına göre olayları yorumladığımız için doğru bakış açısını (bakın doğru vicdanı demiyorum doğru bakış açısını diyorum) bir türlü yakalayamıyoruz. bu dünyada sadece türk ceza hukuku ya da anayasası yok. nefret ettiğimiz adalet sistemini, sistem olmaktan çıkararak, yargısız infazı mübah görerek hareket ettikçe zaten en az adaletin çürüklüğü kadar çürük bir bakış açısına sahip olmuş oluyoruz.
yargısız infazdan bahsediyorum çünkü bu eylemde silahlı çatışma olmadığı söylendi. risk alınmaz kafasına sıkılır olayı bilmem kaç saattir gemi kaçırıp da hala havaya uçurmayan bir terörist için geçerli sanıyorsanız yanılırsınız. madem ki bu kadar katı ve kati ve keskin bir adalet anlayışımız var, adil olalım da ülkenin her yerindeki her çeşit ulaşımı adilane bir şekilde güvenlik çemberine alalım da böyle açıklar yaşamayalım? ama yok iş terör eylemine gelince duygular patlak veriyor ve ölümlerin gerçekleşmesine ya da gerçekleşmemiş olmasına bakılıyor. muhsin yazıcıoğlu olayını da bu şekilde halı altı etselerdi bugün bu kadar çalkantılar meydana gelmezdi. sırf halı altı edilmediği için belki ileride yapılacak bir başka helikopter "eylemi" için eylemcilere bir kere daha düşünün mesajı verilmektedir.
ne yazıkki o kadar güçlü bir hukukumuz yok. ve ne yazıkki bu ülkede oynanan oyunlar amacına ulaşıyor. çünkü gördüğüm kadarıyla hukuk adalet diye çemkiren bünyeler birden yargıç kesiliyor hatta daha ileriye gideyim tanrı kesiliyor ve kendi yarattığı yargı mekanizması ile suçu tanımlıyor suçluyu tanımlıyor ve cezayı tanımlıyor. eh devletin adaletli değil halkın napsın.