üniversite hazırlık sınıflarında herkes şempanzenin kırmızı götü gibi ingilizce konuşurken, puştun birinin kalkıp da çok basitmiş gibi, ağnızı eğip bükerek, sanki az sonra hocaya "hey adamım senin derdin ne ha?" diyecekmişçesine ingilizce konuşmasını anımsatıyor bana.