atatürk'ün izinde olmak, onun devrimlerine paralel yürüyüp üzerine katmaya çalışmaktır. bu benim düşüncem değil, atatürkçü kişi ve toplulukların benimsemiş olduğu yegane felsefedir.
rahmetli mustafa kemal paşa'nın inancını sorgulayan, ateist olduğunu iddia eden kişi ve toplukuklar, en az onu alkolik ve sigara bağımlısı olduğu gerekçesiyle ağır sözlerle eleştiren insanlar kadar rezildir.
atatürk, öncelikle bir insandır. ve insanlık, ölmüş bir kişinin arkasından hakaret etmemeyi gerektirir.
atatürk, dünyanın görmüş olduğu en iyi askerlerdendir. belki en iyisi dahi olabilir. üniformalı gazi mustafa kemal paşa, her ne pahasına olursa olsun saygıyı ve takdiri sonuna kadar hak etmiştir.
siyaset, oyunlar bütünüdür. siyaset çoktan seçmeli sınav soruları kadar çetrefilli, her tür alkolü barındıran kokteyller kadar baş döndürücü, ve her görüşe zıtlık taşıyabilecek tarifsiz bir olgudur. ve siyasette hatasız olmak mümkün değildir. atatürk bana göre bazı siyasi kararları alırken eksik yahut abartılı davranmıştır. ancak burada onun başarılı bi siyasetçi olmasını da gölgeleyecek bir durum yok.
atatürk, bugün üzerinde yaşadığımız ülkenin kurucusudur, ve ölüm yıl dönümünde saygıyla anılmayı hak etmiş bir devlet adamıdır.
inandığımız görüş üzerinden, atatürk'ü kullanırsak bizler en büyük haysiyetsizlerizdir.
not: ateist olmayan her insanı "şakirt" sanan bir insanın, özgür düşünceden bahsetmesi benim bugüne kadar gördüğüm en ironik tablolardan bir tanesi olmuştur. özgürlük öncüllü naralara rağmen, inanç özgürlüğü alt başlığını es geçen bu kişiler tezatlık ve bencillik konusunda da kaydadeğer bir sayfa açarak gecemize misafir olmuşlardır, gerçekten komiksiniz.