van gibi türkiyenin ilk 30 sıralamasına her anlamda! girememiş bir şehirde, nüfusun az olduğu yerde yaşanmıştır. kargo, uçak ve benzeri hizmetlerin bedava olduğu bu zamanlarda, devletin ve milletin bu kadar aciz kalması şaşılacak durumdur. bugün uganda da deprem olsa, yıkılan binalar için devlet orada da çadır dağıtır ve aynı sıkıntıyı çeker. ama 70 milyonluk avrupa birliğine girmeye aday olan?? ülkemde bu sıkıntının yaşanması abesle iştigaldir.
demem o ki sözlükçüler, olası bir istanbul depreminde, altı su olan istanbulda, 15 milyonluk şehirde, önce viyadük ve yolların çökeceği, trafiğin tamamen ortadan kalkacağını, telefon hatlarının kesileceğini ve insanların kendilerini dışarı atacağını göz önünde bulundurursak, bu çarpık kentleşmenin olduğu istanbulda " kıyamet günü " bizi beklemektedir. devletin ise sunduğu çözüm 19 milyon binanın yarısının yıkılıp yeni binalar yapılması gerektiğidir. 10 milyon bina sözlük. yıkılacak. yerine yeni binalar yapılacak ve insanlar oraya yerleştirilecek. artık 200 sene mi olur, 300 sene mi Allah kerim. bu kısa ve orta vade de çözüm müdür?
devletin çadır kentler kurulması için istanbulda belirlediği noktalar, zamanla ya avm ya da binalarla doldurulmuş. evde dursan ev göçecek, dışarı çıksan artık üstüne bina mı düşer, saksı mı belli değil. açık alan yok çünkü! kaldı ki 15 milyon insanın 5 milyonu kendini illa ki dışarı atacak. bu insanlar hangi çadırda yaşayacak?? ölenler nereye konulacak?? istanbulda yaşamak, araba sürmek, yürümek bile potansiyel ölüm tehlikesi iken, olası bir deprem felaketine ne kadar hazırlıklıyız?
sözün özü istanbulda deprem olursa, bırakın can !ve mal kaybını. türkiye de hayat durur. işte o zaman hedef 2023 diye atıp sıkılayan hükümetin basiretsizliğini ve muhalefet etmekten başka bir halta yaramayan gandi nin partisini görmüş oluruz. faşistlerden bahsetmiyorum bile.
uzmanlar bas bas bağırıyor. istanbul depremi geliyor diyor. ben bu ülkenin bir vatandaşı olarak, başımızdakilerden beklerim ki : " beklenen istanbul depremi öncesinde ... çadır stoğumuz hazırdır. bununla birlikte anında tedarik edebileceğimiz ... ... ... gıda maddeleri depolarımıza girmek üzere beklemektedir. olası can kayıpları için ... ... ... gibi yerler ve malzemeler hazır tutulmaktadır". bunu çıkıp birilerinin söylemesi, sorumluluğu üzerine alması gerekir. ama görünen o ki olası bir istanbul depreminde, içecek su, yiyecek ekmek, kalacak bez parçası bulamayacağımız kesin.
