maalesef bir türkiye gerçeğidir..belli birkaç marka dışında türkiye'de kıyafete verilen para çöpe gitmektedir..çünkü tekstil ürünü yada kıyafet satan firma ve mağazaların sattığı ürünlerin ezici bir çoğunluğu haddinden fazla pahalıdır..üstelik verilen paraya denk düşen kalite ise yerlerde sürünmektedir..''maliyet-kar payı-satış fiyatı'' arasında ise muazzam bir dengesizlik vardır..mevcut hazır giyim firmalarının yüzde 90'ı insanları kazıklamakta ve ticareti hırsızlığa dönüştürmektedir..
neler yaşadım bu zamana kadar..mağazadan aldığım ve çok güzel duran bir pantalonun, bir yıkamada perişan olmasından tutun alınan tişört yada kazağın bir-iki haftada şaftının kaymasına kadar..yahu lacoste alıyorsunuz ''kaliteli olduğunu sandığınız'' için mesela..ancak isviçre'den gelen arkadaşınızın üzerindeki lacoste ile sizinkisi arasında uçurum oluyor..sizinkisi aynı imitasyon yada pazar malı gibi duruyor..isviçre'den satın alan arkadaşınızın lacoste'u ise taş gibi duruyor...lacoste'u türkiye'de eren holding üretiyormuş lacoste lisansı ile..isviçre'deki arkadaşım lacoste'unu ise fransızlar üretiyor..aradaki fark ortada..
marka tekstil ürünlerinde bile kazık yeniyor bu ülkede..fiyatlar ise abuk sabuk..amerika'da süper kalite pantalon 16 dolara alıcı bulurken, bizde indirim adı altında 55-60 dolara pantalon kakalıyorlar müşterilere..
ayrıca tekstil içinde de bir sürü hile var..bir giysiyi olduğundan daha iyi gösteren,daha özel gösteren yöntemler var..mesela özel kıyafet spreylerinden tutun da, numune ürünlerin bilerek aşırı kaliteli üretilmesine kadar..neler neler..