vakt-i zamanında saz için "şeytan icadı" olduğu yönünde halkı gazlayan bir kesim insanlar peyda olmuş ve buna karşın(yanlış hatırlamıyorsam) aşık dertli de şu aşağıdaki türküyü kendilerine ithafen çalıp söylemiştir:
telli sazdır bunun adı
ne ayet bilir, ne kadı
bunu çalan bilir kendi
şeytan bunun neresinde?
abdest alsan aldın demez
namaz kılsan kıldın demez
kadı gibi haram yemez
şeytan bunun neresinde
venedik'ten gelir teli
andıç ağacından kolu
be Allah'ın sersem kulu
şeytan bunun neresinde
içinde mi, dışında mı
burgusunun başında mı
göğsünün nakışında mı
şeytan bunun neresinde
dut ağacından teknesi
girişten bağlı perdesi
be hey insanın teres'i
şeytan bunun neresinde
dertli gibi sarıksızdır
ayağı da çarıksızdır
boynuzu yok kuyruksuzdur
şeytan bunun neresinde
öte yandan gene bilinmesi gereken bir gerçeklik de hepimizin, yaradan ile iletişim kurma şekli birbirinden farklılık gösterir. ki bu durum müslümandan müslümana, hristiyandan hristiyana göre dahi farklılık gösterebilmektedir. dolayısı ile karşındaki insanın söylediklerini anlayabilmek için o insan olabilmen gerekir.
ki bu konuda da aşık veysel gibi derin mukaddesiyat sahibi bir adamın "bu alemi gören sensin" türküsüne bakmakta fayda var. ömer hayyam kısmına hiç girmiyorum, ama bu kelamı eden adamın araştırması konusunda da yönlendirmede bulunmak doğru geliyor;